• SENDİKAL NEDEN İDDİASININ KANITLANAMAMIŞ OLMASI

     
    YARGITAY
    9. HUKUK DAİRESİ
     
    Esas No.
    Karar No.
    Tarihi:
    2015/18187
    2015/26891
    30.09.2015
    İlgili Kanun / Madde

    4857 S. İşK/18-21

     
       
    • SENDİKAL NEDEN İDDİASININ KANITLANAMAMIŞ OLMASI
    • HAKLI FESİH İÇİN ALTI İŞ GÜNLÜK HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRENİN GEÇMİŞ OLMASI
    • GEÇERLİ FESİH İÇİN MAKUL SÜRENİN AŞILMIŞ OLMASI
    • GEÇERSİZ FESİH
      ÖZETİ  Davalıya ait iş yerinde halen Bileşik Metal İş Sendikası'na üye işçilerin bulunması ve dosya içerisinde tanıkların soyut beyanları dışında davacının iş akdinin sendikal nedenlerle feshedildiği yönündeki iddiasını destekleyen somut ve inandırıcı delil bulunmadığı dikkate alındığında, feshin sendikal nedene dayandığının kabulü hatalıdır.
    Davacının iş sözleşmesi çalışma arkadaşına fiziksel olarak saldırarak sataşması nedeniyle 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-d maddesi uyarınca feshedilmiştir. Ancak fesih nedeni yapılan olayın Ocak ayında gerçekleştiği, fesih tarihi dikkate alındığında 4857 sayılı İş Kanunu’nun 26. maddesinde düzenlenen hak düşürücü sürenin geçtiği gibi geçerli fesih için makul süreninde geçtiği bu nedenle feshin haksız ve geçersiz olduğu, anlaşılmıştır.

     
     
                 

    DAVA                   : Davacı, feshin   geçersizliğine,   işe   iadesine   ve   yasal  sonuçlarına  hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
                                        Yerel mahkemece, davanın  kabulüne karar verilmiştir. 
       Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:  
    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; davacının 10.10.2011 tarihinden beri davalı işyerinde üretim işçisi olarak çalışmakta iken, 14.03.2014 tarihinde iş akdinin 4857 Sayılı Kanunun 25. maddesine göre tazminatsız olarak feshedildiğini, davacının iş akdinin iki ay önce işyerinde bir arkadaşı ile tartışması neden gösterilerek disiplin kurulu kararı ile feshedildiğini, davacıya feshe ilişkin bildirimin bildirilmediğini, işverenin feshinin tebliğ edilmediğini, fesih gerekçesinin sendikal nedene dayandığını, davacının, işyerinde T.İ.S.'nin tarafı olan sendikadan hoşnutsuzluğu istifa ile başka bir sendikaya üye olduğunu, bu durum işvereni rahatsız ettiğinden davacı ile diğer bir arkadaşının iş akdinin feshedildiğini, işe iade kararı ile sendikal tazminatın hüküm altına alınmasına karar verilmesini istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili; İş Kanunu’nun 25/ll-d maddesi göre davacının işyerinde çalışma arkadaşına sataşması, tehdit etmesi ve fiziki saldırıda bulunması nedeniyle gerçekleştirildiğini, davacının 13.01.2014 tarihinde çalışma arkadaşı Zeynep Kılıcı ile lavaboda tartışmaya başladığını ve bu sözlü tartışmanın davacının Zeynep Kılıcıyı tehdit etmesi ve boğazını sıkarak darp etmesi ile sonuçlandığını, söz konusu olayda davacının yakın arkadaşı Nihal Güner'in onu korumak amacıyla olaya tanıklık eden diğer çalışma arkadaşlarının susması ya da Zeynep'in hatalı olduğu yönünde konuşması için tehdit ettiğini, takım lideri Öznur Gültek'in  bahsi geçen olaya ilişkin tutanak tuttuğunu, ancak mağdur Zeynep Kılıcı'nın bu olay sebebiyle kendisinden özür dileneceğini düşünerek şikayetini geri aldığını, arkadaşının işten çıkarılmasına neden olmak istemediğini, ancak kendisinden samimi bir şekilde özür dilenmemesi ve dalga geçer mahiyette cümleler sarfedilmesi üzerine ilgili birimlere şikayette bulunduğunu, söz konusu şikayetin İnsan Kaynaklarına intikal ettikten sonra derhal araştırıldığını,, olaya tanık olan işçilerin ve vardiya amirinin yazılı ifadesinin alındığını, davacı ile tanıkları konuşmamaları için tehdit eden arkadaşı Nihal Güner'in' raporlu olmaları nedeniyle Disiplin Kurulu Ara Kararı ile bir hafta sonra toplanma kararı alındığını, davacının raporunun bitmesi akabinde derhal Disiplin Kurulunda savunması alındığını ve yasal prosedür işletildiğini, davacının iddia ettiği gibi fesih için 2 ay beklenmesi ve feshin gerçek sebebinin sendikal nedene dayanması gibi bir durumun  kabul edilemez olduğunu, müvekkili şirketin işçilerin sendikal özgürlüğüne saygı duymakla birlikte, davacının sendika değiştirmiş olmasından hiçbir şekilde etkilenmediğini, bu hususun dava konusu ile hiçbir ilgisi bulunmadığını ve sendika ile işçiler arasında çözülmesi gerektiğini belirterek; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece davacı ile halen işyerinde çalışan Zeynep Kılıcı arasında yaşanan olayın üzerinden yaklaşık 2 ay geçmesinden sonra davacının işyerindeki faaliyetleri üzerine 2 ay önce yaşanan olayın davalı işverence feshe gerekçe gösterilerek davacının işine son verdiği, mahkemenin 2014/370 esas sayılı aynı işveren aleyhine aynı nedenle açılan işe iade davasında dinlenen tanık beyanları dikkate alınarak feshin sendikal nedene dayandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    Öncelikle mahkemenin feshin sendikal nedenle gerçekleştiğine delil olarak gösterdiği aynı mahkemenin 2014/370 esas sayılı dosyasında da sendikal tazminata karar verilmiş olup davalı temyizi üzerine Dairemizin 06.04.2015 Gün, 2015/6379 Esas, 2015/13275 Karar sayılı kararıyla bozularak feshin geçersiz olduğu ancak feshin sendikal nedene dayandığının ispatlanmadığına karar verilmiştir.
    Davalıya ait iş yerinde halen Bileşik Metal İş Sendikası'na üye işçilerin bulunması ve dosya içerisinde tanıkların soyut beyanları dışında davacının iş akdinin sendikal nedenlerle feshedildiği yönündeki iddiasını destekleyen somut ve inandırıcı delil bulunmadığı dikkate alındığında, feshin sendikal nedene dayandığının kabulü hatalıdır.
    Davacının iş sözleşmesi çalışma arkadaşına fiziksel olarak saldırarak sataşması nedeniyle 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-d maddesi uyarınca feshedilmiştir. Ancak fesih nedeni yapılan olayın Ocak ayında gerçekleştiği, fesih tarihi dikkate alındığında 4857 sayılı İş Kanunu’nun 26. maddesinde düzenlenen hak düşürücü sürenin geçtiği gibi geçerli fesih için makul süreninde geçtiği bu nedenle feshin haksız ve geçersiz olduğu, anlaşılmıştır.
    4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
    HÜKÜM :Yukarda açıklanan gerekçe ile;
    1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
    3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
    4. Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
    5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
    6. Davacının yaptığı            230.20   TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
    7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
    8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, 
    Kesin olarak 30.09.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.             

     

© 2019 - ÇALIŞMA VE TOPLUM DERGİSİ