• SENDİKA AİDAT ALACAĞININ DÖNEMSEL OLMASI

     
    YARGITAY
    22.HUKUK DAİRESİ
     
    Esas No.
    Karar No.
    Tarihi:
    2013/1017
    2013/428
    23.01.2013
    İlgili Kanun / Madde
    6356 S. TİSK/ 18
       
    • SENDİKA AİDAT ALACAĞININ DÖNEMSEL OLMASI
    • SENDİKA AİDAT ALACAĞININ AİT OLDUĞU DÖNEME GÖRETEMERRÜD TARİHİNİN BELİRLENMESİNİN GEREKMESİ
     


    ÖZETİ Diğer taraftan sendika üyelik ve dayanışma aidatı borçları dönemsel özellik gösteren borçlardandır. Kanunda belirtilen şartların yerine getirilmiş olması şartıyla toplu iş sözleşmesinde aidat borcunun ödenme zamanına ilişkin hüküm mevcut ise bu hüküm uyarınca üyelik ve dayanışma aidatı borçlarının ödenme zamanı ve temerrüt tarihi belirlenmektedir. Bu sebeple aidat alacaklarının bu nitelikleri gereği ait olduğu dönemler itibariyle tutarları, temerrüt söz konusu ise temerrüt tarihleri ayrı ayrı yazılarak hüküm oluşturulmalıdır.
                Somut olayda; mahkemece ait olduğu dönemler ve temerrüt tarihleri ayrı ayrı gösterilmeksizin toplam aidat alacağı belirtilerek ve temerrüt tarihi olarak da belirsiz bir ifade kullanılarak davacının talebinin hüküm altına alınması suretiyle 6100 sayılı Kanun’un 297. maddesine aykırı davranılması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir


     
     
                 

                           
    DAVA                                   :Davacı, üyelik ve dayanışma aidatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
                                          Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
                                          Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi A. Bulut tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:


                A) Davacı İsteminin Özeti:
                Davacı vekili; müvekkili Hizmet-İş Sendikası ile davalı Pazarcık Belediye Başkanlığı arasında 01.01.2008-31.12.2009 tarihleri arasını kapsayan Toplu İş Sözleşmesi imzalandığını, davalı belediyeye bağlı işyerlerinde çalışmakta olan işçilerden müvekkili sendikaya üye olanların isim listelerinin, üyelik ve dayanışma aidatları kesintileri yazılarının davalı işverene bildirildiğini, ancak davalı tarafından üyelik ve dayanışma aidatlarının kesilerek taraflarına gönderilmediğini iddia ederek dava konusu 15.06.2009-31.12.2009 tarihleri arasındaki dönem için üyelik ve dayanışma aidatı asıl alacağının ödenmesi gereken tarihlerden itibaren işleyecek en yüksek işletme kredi faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
                B) Davalı Cevabının Özeti:
                Davalı vekili; davanın reddini istemiştir.
                C) Mahkeme Kararının Özeti:
                Mahkemece, toplanan kanıtlara ve bilirkişi raporuna dayanılarak davacı sendikanın talep ettiği aidat alacağının bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
                D) Temyiz:
                Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
                E) Gerekçe:
                1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir
                2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesi uyarınca, mahkeme kararlarının;

                a)Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini,
                b)Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini,
                c)Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri,
                ç)Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini,
                d)Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını,
                e)Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi içermesi, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur.
                Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir (Hukuk Genel Kurulu - 2007/14-778 E, 2007/611 K,).
                Diğer taraftan sendika üyelik ve dayanışma aidatı borçları dönemsel özellik gösteren borçlardandır. Kanunda belirtilen şartların yerine getirilmiş olması şartıyla toplu iş sözleşmesinde aidat borcunun ödenme zamanına ilişkin hüküm mevcut ise bu hüküm uyarınca üyelik ve dayanışma aidatı borçlarının ödenme zamanı ve temerrüt tarihi belirlenmektedir. Bu sebeple aidat alacaklarının bu nitelikleri gereği ait olduğu dönemler itibariyle tutarları, temerrüt söz konusu ise temerrüt tarihleri ayrı ayrı yazılarak hüküm oluşturulmalıdır.
                Somut olayda; mahkemece ait olduğu dönemler ve temerrüt tarihleri ayrı ayrı gösterilmeksizin toplam aidat alacağı belirtilerek ve temerrüt tarihi olarak da belirsiz bir ifade kullanılarak davacının talebinin hüküm altına alınması suretiyle 6100 sayılı Kanun’un 297. maddesine aykırı davranılması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
                Sonuç:
                Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

© 2019 - ÇALIŞMA VE TOPLUM DERGİSİ