• İŞE İADE DAVASI SÜRERKEN İŞÇİNİN YENİ BİR İŞE GİRMESİ

    İlgili Kanun / Madde
     4857 S. İşK/18-21

    T.C
    YARGITAY
    9.HUKUK DAİRESİ

    Esas No:  2006/942
    Karar No: 2006/2409
    Tarihi:      06.02.2006

    l İŞE İADE DAVASI SÜRERKEN İŞÇİNİN YENİ BİR İŞE GİRMESİ
    l YENİ BİR İŞE GİRMENİN FESHİN GEÇER-SİZLİĞİ VE İŞE İADEYİ ETKİLEYEN BİR DURUM OLMAMASI
    l BİR BAŞKA İŞYERİNDE ÇALIŞILAN SÜRE-NİN BOŞTA GEÇEN SÜRE ÜCRETİNDEN MAHSUP EDİLEMEYECEĞİ

    ÖZETİ: SSK kayıtlarına göre de, davalı işyeri 30.04.2005 tarihinde kapatılmıştır. Belirtmek gerekir ki, feshin geçersizliği ve işe iade isteminde bulunan işçinin, boşta geçen süre içerisinde yeni bir iş bulması, feshin geçersizliğini ve işe iadeyi etkileyen bir unsur değildir. Kanunda bu yönde düzenleme olmadığı gibi, çalışma halinde bu sürenin boşta geçen süreden mahsup edileceğine dair bir kurala da yer verilmemiştir. Mahkemece, bu nedenle işe iadeye karar verilmemesi ve boşta geçen süre ücretinin 41 günle sınırlandırılması hatalıdır.

    DAVA: Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Davacı iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini belirterek, feshin geçersizliğine, işe iadesine, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücret alacağına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı işveren, davacının iş sözleşmesinin haklı olarak feshedildiğini, kaldı ki davacının yeni bir işe girdiğini, işe iade isteyemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, yapılan yargılama sonunda iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanmadığı kabul edilmekle birlikte, davacının fesihten 41 gün sonra yeni bir işe girmesi ve yargılama sırasında işyerinin kayıtlara göre kapatılmış olması nedeni ile davanın kısmen kabulüne, ve feshin geçersizliğine, işyeri kapatıldığı ve davacı halen başka işyerinde çalıştığı anlaşılmakla, işe iade konusunda hüküm kurulmasına yer olmadığına, hakkaniyet gereği, kararın kesinleştirilmesine kadar çalışmadığı ve boşta geçen süre için 41 günlük ücretin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, işe iade hükmü kurulmaması nedeni ile işe başlatmama konusunda da hüküm kurulmasına yer olmadığına, her iki tarafın yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumluluğuna karar verilmiştir.
    Karar taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içeriğine göre, davalı işverence 31.03.2004 tarihinde gerçekleştirilen iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedenlere dayanmadığı sabittir. Bu nedenle mahkemece feshin geçersizliğine karar verilmesi yerinde olup, davalı vekilinin temyiz itirazları doğru görülmemiştir. Ancak mahkemece, işe iadeye karar verilmemesi, işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücret ile davalı yararına vekalet ücretine ve yargılama giderine karar verilmesi hatalı bulunmuş ve davacı vekilinin temyiz itirazları kabul edilmiştir.
    Somut uyuşmazlıkta davacının, iş sözleşmesinin feshinden sonra 12.05.2004 tarihinde yeni bir işyerinde işe başladığı sabittir. SSK kayıtlarına göre de, davalı işyeri 30.04.2005 tarihinde kapatılmıştır. Belirtmek gerekir ki, feshin geçersizliği ve işe iade isteminde bulunan işçinin, boşta geçen süre içerisinde yeni bir iş bulması, feshin geçersizliğini ve işe iadeyi etkileyen bir unsur değildir. Kanunda bu yönde düzenleme olmadığı gibi, çalışma halinde bu sürenin boşta geçen süreden mahsup edileceğine dair bir kurala da yer verilmemiştir. Mahkemece, bu nedenle işe iadeye karar verilmemesi ve boşta geçen süre ücretinin 41 günle sınırlandırılması hatalıdır.
    Diğer taraftan, davalı işveren işyerinin kapatıldığını savunmamış, davacı da davalının başka işyerleri bulunduğunu ve maden arama işi nedeni ile kapatılmanın geçici olduğunu ileri sürmüştür. Mahkemece, bu husus üzerinde durulmamıştır. Tarafların bu konudaki iddia, savunma ve kanıtları toplanmalı, işyerinin fiilen kapatılıp kapatılmadığı araştırılmalı ve sonucuna göre işe iade konusunda hüküm kurulmalıdır.
    Ayrıca belirtmek gerekir ki, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücreti ile diğer haklar, feshin geçersizliğine bağlı tespit niteliğinde ve resen dikkate alınması gereken ikincil isteklerdir.Asıl olan feshin geçersizliğinin tespitidir. Bu nedenle feshin geçersizliğinin kabul edildiği, bu ikincil isteklerin kısmen yada tamamen kabul edilmediği durumlarda, davalı yararına vekalet ücretine ve yargılama giderlerine hükmedilmemesi gerekir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 6.6.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.


     

© 2019 - ÇALIŞMA VE TOPLUM DERGİSİ