• İŞÇİNİN İŞVERENE YÜKSEK MEBLAĞLI SENET VERMESİNİN YAŞAMIN OLAĞAN AKIŞINA AYKIRI OLMASI

    İlgili Kanun / Madde
    4857 S.İşK/8

    T.C
    YARGITAY
    9. HUKUK DAİRESİ
                                                      
    Esas No. 2010/26372
    Karar No. 2010/25388
    Tarihi: 23.09.2010                     

    l İŞÇİNİN İŞVERENE YÜKSEK MEBLAĞLI SENET VERMESİNİN YAŞAMIN OLAĞAN AKIŞINA AYKIRI OLMASI
    l ORGANİK BAĞ
    l İŞ MAHKEMESİNİN GÖREVLİ OLMASI

    ÖZETİ:  Dosya içeriğine göre; davalının, dava dışı işverenin ortağı, yöneticisi ve imza yetkilisi olduğu anlaşılmaktadır. Ekonomik yönden zayıf olan bir işçinin işveren olarak gördüğü şirket ortağı ve yöneticisi ile 40.000 $ bedelli alacak verecek ilişkisine girmesi ve senet vermesi hayatın olağan akışına uygun değildir. Davacının çalıştığı iş kolunda işçilerden işe girerken teminat senedi alınması uygulamasına sıkça rastlandığı gibi davacı tanığı da bu hususu doğrulamaktadır. Davacı iş sözleşmesinin feshi üzerine tazminat ve alacaklarının tahsili için dava açtıktan sonra davalı dava konusu senede dayanarak icra takibine girişmiştir. Diğer yandan davalı tır aracına ortaklık ilişkisini ve elden alındığı savunulan paraların karşılığı olduğu savunmasını ispatlayamamıştır.
    Buna göre dava konusu senette alacaklı gözüken davalı şahıs ile işveren olan dava dışı şirket arasındaki organik bağda dikkate alınarak uyuşmazlığın iş sözleşmesinden kaynaklandığı kabul edilerek davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    DAVA: Davacı,  borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, görevsizlik karan vermiştir.
    Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hâkimi M. Göçer tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Davacı davalının yönetim kurulu üyesi ve şirket müdürü olduğu şirkette tır şoförü olarak çalıştığını, işe girerken kendisinden senet aldığını belirterek borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
    Davalı;   davacının almış olduğu borçlar ve tır aracına ortaklık ilişkisi dolayısıyla dava konusu senedin düzenlendiğini savunmuştur.
    Mahkemece; senet alacaklısının dava dışı şirketin müdür olduğu, davalının işçi ve işveren ilişkisi dışında tır aracına ortak olma ve elden makbuz karşılığı para verilme durumu bulunduğu buna ilişkin deliller sunulduğu gerekçesi ile görevsizlik karan verilmiştir.
    Ticaret Hukuk hükümlerine dayalı senetlerin, teminat kaydı içerdiğinde, poliçe, bona veya çek olsun vasfını kaybettiği, geçerli olmadığı bilinmektedir. İşçi ve işverenin taraf oldukları iş ilişkisinde başlangıçta işe girerken, bazı iş kollarında işverenin teminat amacı ile bu tür senetler aldığı uygulama ile anlaşmaktadır. Kuşkusuz bu durumun kanıtlanması halinde bu şekilde alınan senet, teminat senedi niteliğinde sayılmalıdır.
    Diğer taraftan, İş Hukuku; işçi ve işveren ilişkisi de, işverenin sosyal ve ekonomik bakımından güçlü olması, işçinin korunması ve işçi lehine yorum ilkeleri dikkate alınarak, sözleşme hukuku alanında ayrılmış ve farklı kurallar getirerek gelişmiştir.
    Bu nedenle iş hukukunda, düzenlenen belgelere karşı işçi lehine tanık dinletilmesi yoluna gidilmektedir.
    Dosya içeriğine göre; davalının, dava dışı işverenin ortağı, yöneticisi ve imza yetkilisi olduğu anlaşılmaktadır. Ekonomik yönden zayıf olan bir işçinin işveren olarak gördüğü şirket ortağı ve yöneticisi ile 40.000 $ bedelli alacak verecek ilişkisine girmesi ve senet vermesi hayatın olağan akışına uygun değildir. Davacının çalıştığı iş kolunda işçilerden işe girerken teminat senedi alınması uygulamasına sıkça rastlandığı gibi davacı tanığı da bu hususu doğrulamaktadır. Davacı iş sözleşmesinin feshi üzerine tazminat ve alacaklarının tahsili için dava açtıktan sonra davalı dava konusu senede dayanarak icra takibine girişmiştir. Diğer yandan davalı tır aracına ortaklık ilişkisini ve elden alındığı savunulan paraların karşılığı olduğu savunmasını ispatlayamamıştır.
    Buna göre dava konusu senette alacaklı gözüken davalı şahıs ile işveren olan dava dışı şirket arasındaki organik bağda dikkate alınarak uyuşmazlığın iş sözleşmesinden kaynaklandığı kabul edilerek davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan teniyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.09.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.


     

© 2019 - ÇALIŞMA VE TOPLUM DERGİSİ