• İŞ KAYBI TAZMİNATI

    İlgili Kanun / Madde
    4046 S.ÖK/22

    T.C
    YARGITAY
    Hukuk Genel Kurulu   

    Esas No. 2008/9-483
    Karar No. 2008/494
    Tarihi: 09.07.2008                                 

    l İŞ KAYBI TAZMİNATI
    l MADDİ HATA
    l BİLİRKİŞİ RAPORUNUN DENETİME ELVERİŞLİ OLMADIĞI GEREKÇESİNİN MADDİ HATA OLARAK NİTELEN-DİRİLEMEYECEĞİ

    ÖZETİ: İş Mahkemeleri Kanununun 8/son maddesi uyarınca, İş Mahkemelerince verilen kararlara ve buna bağlı Yargıtay ilamına karşı karar düzeltme yolu kapalıdır. Ancak, onama ve bozma kararlarında açıkça maddi hatanın bulunması halinde dosyanın yeniden incelenmesi mümkündür.
    HUMK.nun 459.maddesi uyarınca, iki tarafın isim ve sıfat ve neticei taleplerine ilişkin maddi hatalar ve esas hükümde hesap hataları yapılmış ise mahkeme bu hataları düzeltebilir.
    Hemen belirtilmelidir ki, maddi hata (hukuki yanılma), maddi veya hukuki bir olayın olup olmadığında veya koşul veya niteliklerinde yanılmayı ifade eder bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığından bahisle yeniden inceleme yapılarak ek rapor alınması hususu maddi hata sayılarak karar düzeltme istemi üzerine onama kararı kaldırılıp bozma kararı verilmiştir. Bu durum yukarıda açıklanan nitelikte bir maddi hata değildir. Dolayısıyla, Özel Dairenin bu hususu bir maddi hata olarak nitelendirmek ve onama kararını kaldırmak suretiyle, yeniden inceleme yapmasında isabet bulunmamaktadır.

    DAVA: Taraflar arasındaki “Alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 12.İş Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 31.01.2006 gün ve 2004-1533 E., 2006/16 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, önce Yargıtay 9.Hukuk Dairesi 11.10.2006 gün ve 5589-26882 sayılı ilamı ile onanmış, davalı vekilinin maddi hata nedeniyle karar düzeltme istemi üzerine ise 9.Hukuk Dairesinin 07.05.2007 gün ve 8022-14457 sayılı ilamı ile; (...Mahkemenin karara esas alınan 11.7.2005 tarihli bilirkişi raporunda prime esas aylık kazanan tespitinde ücret dışında ikramiye ve bu nitelikteki istihkakların nazara alınıp alınmadığı, alınmışsa prime esas ücrete ne şekilde yansıtıldığı belirlenmeli, ücret dışında ikramiye ve bu nitelikteki istihkak mevcut değil ise veya mevcut olmasına rağmen son bir yıl içerisinde yapılan ödemelerin 365 güne bölünerek ücrete yansıtılması yapılmışsa şimdiki gibi karar verilmeli ancak ücret dışındaki ikramiye ve bu nitelikteki son ayda yapılan ücretleri esas alınıp sonuca gidilmişse yukarıdaki esaslara göre hesap yapılmak üzere bilirkişiden ek rapor alınarak hüküm kurulmalıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
    TEMYİZ EDEN: Davalı vekili
    HUKUK GENEL KURULU KARARI
    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava; iş kaybı tazminatının eksik hesaplanan kısmının ödenmesi isteğine ilişkindir.
    Davacı vekili, davacının Et Balık Ürünleri Anonim Şirketinin Samsun İşletme Müdürlüğünde çalışmakta iken, işletmenin özelleştirilmesi üzerine, iş akdinin feshedildiği bu nedenle de iş kaybı tazminata hak kazandığını ancak kurumun hatalı ve eksik hesap yaptığını ileri sürerek 4.325.449.968 TL.nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Yerel Mahkemenin davanın kabulüne dair verdiği karar, davalı vekilinin temyizi üzerine Özel Dairece önce onanmış; daha sonra, davalı vekilinin maddi hata nedeniyle karar düzeltme talebi kabul edilerek onama kararı kaldırılmış ve yukarıdaki gerekçeyle bozulmuştur. Yerel Mahkemece, iş mahkemeleri kararlarının temyizi üzerine verilen Yargıtay kararlarına karşı karar düzeltme yolu kapalı olup, maddi hatadan bahisle bozma kararı verilmesinin usul hükümleri ve müktesep hak kurallarına aykırı olduğundan bahisle önceki kararında direnilmiştir.
    İş Mahkemeleri Kanununun 8/son maddesi uyarınca, İş Mahkemelerince verilen kararlara ve buna bağlı Yargıtay ilamına karşı karar düzeltme yolu kapalıdır. Ancak, onama ve bozma kararlarında açıkça maddi hatanın bulunması halinde dosyanın yeniden incelenmesi mümkündür.
    HUMK.nun 459.maddesi uyarınca, iki tarafın isim ve sıfat ve neticei taleplerine ilişkin maddi hatalar ve esas hükümde hesap hataları yapılmış ise mahkeme bu hataları düzeltebilir.
    Hemen belirtilmelidir ki, maddi hata (hukuki yanılma), maddi veya hukuki bir olayın olup olmadığında veya koşul veya niteliklerinde yanılmayı ifade eder. (Dr.Ejder Yılmaz, Hukuk Sözlüğü, Doruk Yayınları, Birinci Baskı 1976,sayfa:208)
    Oysa somut olayda, bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığından bahisle yeniden inceleme yapılarak ek rapor alınması hususu maddi hata sayılarak karar düzeltme istemi üzerine onama kararı kaldırılıp bozma kararı verilmiştir. Bu durum yukarıda açıklanan nitelikte bir maddi hata değildir. Dolayısıyla, Özel Dairenin bu hususu bir maddi hata olarak nitelendirmek ve onama kararını kaldırmak suretiyle, yeniden inceleme yapmasında isabet bulunmamaktadır.
    Hukuk Genel Kurulu’nun 17.4.2002 gün ve 2002/9-264 E.,2002/322 K. sayılı ilamı da aynı doğrultudadır.
    O halde, yerel mahkemenin bu gerekçeye dayalı direnme kararı usul ve yasaya uygun olup onanmalıdır.
    SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA 9.7.2008 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.


     

© 2019 - ÇALIŞMA VE TOPLUM DERGİSİ