• İBRANAMENİN MAKBUZ NİTELİĞİNDE OLMASI

    İlgili Kanun / Madde
    1475 S.İşK/14

    T.C
    YARGITAY
    9.HUKUK DAİRESİ

    Esas No:  2006/3815
    Karar No: 2006/25312
    Tarihi:      28.09.2006

    l İBRANAMENİN MAKBUZ NİTELİĞİNDE OLMASI
    l KIDEM TAZMİNATINA İLİŞKİN İKİ ADET ÖDEME BELGESİNİN OLMASI
    l YEMİN TEKLİFİNİN RE’SEN YAPILMA-SININ GEREKMESİ

    ÖZETİ: Davacı tarafından imzalanan 8.3.2003 tarihli ibranamede sadece kıdem tazminatının miktarı gösterilmiş; hafta tatili, yıllık izin gibi haklar ise miktar gösterilmeksizin tek tek sayılmıştır. Buna göre, kıdem tazminatı yönünden anılan ibranamenin makbuz niteliğinde kabulü yerinde ise de, yıllık izin ve hafta tatili alacakları yönünden makbuz olarak kabulü hatalıdır. Söz konusu isteklerin mevcut ibraname ile reddi gerekir.
    Son kez düzenlenen makbuz niteliğindeki belgede, daha önce verildiği anlaşılan kıdem tazminatı ödeme belgesindeki miktarı da içerdiğine dair bir kayıt mevcut değildir. Bu sebeple varsayımla sonuca gidilemez. Mahkemece davacıya bu konuda yemin deliline dayanıp dayanmadığı hatırlatılmalı veya re'sen yemin teklifi yoluna gidilip gidilmeyeceği düşünülmeli, sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır.

    DAVA: Davacı, kıdem tazminatı, fazla çalışma, yıllık izin ücreti ile hafta tatili gündeliğinin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı  avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü
    1. Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2. Davacı tarafından imzalanan 8.3.2003 tarihli ibranamede sadece kıdem tazminatının miktarı gösterilmiş; hafta tatili, yıllık izin gibi haklar ise miktar gösterilmeksizin tek tek sayılmıştır. Buna göre, kıdem tazminatı yönünden anılan ibranamenin makbuz niteliğinde kabulü yerinde ise de, yıllık izin ve hafta tatili alacakları yönünden makbuz olarak kabulü hatalıdır. Söz konusu isteklerin mevcut ibraname ile reddi gerekir.
    3. Davalı, dosyaya iki adet kıdem tazminatı ödemesi ile ilgili makbuz niteliğinde belge ibraz etmiştir. Davacı son kez verilen belgede açıklanan 1.582.000.000 TL. kıdem tazminatının içerisinde askerlikten önceki süre için ödendiği savunulan 570.519.161 TL.nin da dahil olduğunu iddia etmiş, davalı ise davacının bu iddiasını kabul etmemiştir. Mahkemece bilirkişinin mütalaasına uyularak varsayımla davacının bu konudaki iddiası kabul edilerek hüküm kurulmuştur. Son kez düzenlenen makbuz niteliğindeki belgede, daha önce verildiği anlaşılan kıdem tazminatı ödeme belgesindeki miktarı da içerdiğine dair bir kayıt mevcut değildir. Bu sebeple varsayımla sonuca gidilemez. Mahkemece davacıya bu konuda yemin deliline dayanıp dayanmadığı hatırlatılmalı veya re'sen yemin teklifi yoluna gidilip gidilmeyeceği düşünülmeli, sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.9.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.


     

© 2019 - ÇALIŞMA VE TOPLUM DERGİSİ