• GEÇERLİ FESİH HAKLI FESİH FARKI

    YARGITAY
    9. HUKUK DAİRESİ
     
    Esas No.
    Karar No.
    Tarihi:
    2004/31121
    2005/2839
    01.02.2005
    İlgili Kanun / Madde
    4857 S.İş.K/18,19,20


     
     
    • GEÇERLİ FESİH HAKLI FESİH FARKI
    • DVARANIŞLARDAN KAYNAKLANAN FESİH NEDENİ
    • GEÇERSİZ FESİH

     
      ÖZETİ: Geçerli sebepler İş Kanunu’nun 25.maddesinde belirtilen derhal fesih için öngörülen sebepler niteliğinde olmamakla birlikte,işçinin ve işyerinin normal çalışmasını olumsuz etkileyen hallerdir.İşçinin  davranışlarından kaynaklanan sebepler ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde fesih için geçerli sebep oluşturabilir. İş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda,feshin geçerli sebeplere dayandığı kabul edilmelidir
    İş yerinde çalışanlara bankadan kredi kartı çıkartılması ile ilgili olarak davacı, fabrika müdürü ve davalı şirket çalışanı olmadığı anlaşılan Ozan Tuna isimli şahıs arasında bir görüşme yapıldığı, görüşme sırasında Ozan Tuna’nın davacıya “siz çok yalancısınız” dediği, taraflar arasında meydana gelen tartışma sonucu davacının buna tepki verdiği ,tartışmanın büyümesinin adı geçen şahsın söz ve eylemlerinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Bu sebeple geçerli fesih olgusundan bahsedilemez
                 

    DAVA                                   :Davacı,  feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.

                                       Yerel mahkeme, kanıtlanamayan davayı reddetmiştir.
                                       Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
                Davacı işçi, iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliği ile işe iadesine ve buna bağlı tazminat ile boşta geçen süre ücretinin hüküm altına alınması isteğinde bulunmuştur.
                Davalı işveren;davacının bir başka işçi ile arasında geçen olay nedeniyle iş sözleşmesinin fesih edildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
                Mahkemece;davalı savunmasına itibar edilerek davanın reddine 
     karar verilmiştir.
                Hüküm   davacı   tarafından temyiz edilmiştir.
                4857 Sayılı İş Kanunu’nun 18.maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından işçinin davranışlarından kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanılarak feshedilebileceği düzenlenmiştir.Söz konusu geçerli sebepler İş Kanunu’nun 25.maddesinde belirtilen derhal fesih için öngörülen sebepler niteliğinde olmamakla birlikte,işçinin ve işyerinin normal çalışmasını olumsuz etkileyen hallerdir.İşçinin  davranışlarından kaynaklanan sebepler ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde fesih için geçerli sebep oluşturabilir. İş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda,feshin geçerli sebeplere dayandığı kabul edilmelidir.                   
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden ; iş yerinde çalışanlara bankadan kredi kartı çıkartılması ile ilgili olarak davacı, fabrika müdürü ve davalı şirket çalışanı olmadığı anlaşılan Ozan Tuna isimli şahıs arasında bir görüşme yapıldığı, görüşme sırasında Ozan Tuna’nın davacıya “siz çok yalancısınız” dediği, taraflar arasında meydana gelen tartışma sonucu davacının buna tepki verdiği ,tartışmanın büyümesinin adı geçen şahsın söz ve eylemlerinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Bu sebeple geçerli fesih olgusundan bahsedilemez.Davanın kabulüne karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile reddi yönünde hüküm tesisi hatalıdır.
    Bu konuda ki temyiz itirazları yerinde görülerek hükmün  bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve 4857 sayılı Kanunun 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.                                           
    SONUÇ: 1) İzmir 4. İş Mahkemesinin 27.10.2004 Tarih, 2003/509 Esas, 2004/876    Karar sayılı kararının bozularak ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2)İşverence yapılan feshin  GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının  İŞE İADESİNE,  
    3) Davacının yasal sürede işe başvurmasına rağmen, işverenin süresi içinde işe başlatmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının işçinin dört aylık ücreti olarak belirlenmesine,
    4) Davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aylık ücret ve diğer haklarının davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesine,işe başlatılma halinde ödenen kıdem ve ihbar tazminatının bu alacaktan mahsubuna
    5) Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
    6) Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre 350.YTL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
               7) Davacının yaptığı 24.76 YTL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
               8) Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine kesin olarak 1.2.2005 tarihinde oybirliği ile karar verildi.           
     

© 2019 - ÇALIŞMA VE TOPLUM DERGİSİ