• EYLEMLİ FESİH

    İlgili Kanun / Madde
    4857 S. İşK/17
    1475 S. İşK/14

    T.C.
    YARGITAY
    9. Hukuk Dairesi
     

    Esas No. 2017/16872
    Karar No. 2020/10868
    Tarihi: 07/10/2020

    l EYLEMLİ FESİH
    l İŞÇİNİN ÜCRET ALACAĞI İÇİN İŞVEREN ALEYHİNE İCRA TAKİBİ YAPARAK EYLEMLİ FESHİ GERÇEKLEŞTİRMESİ
    l KIDEM TAZMİNATI

    ÖZETİ Davalı işçi ücret alacaklarının ödenmemesi nedeniyle eylemli olarak iş akdini sona erdirerek işveren aleyhine icra takibi yapmıştır. Resmi kayıtlarda sigorta çıkışının 21.06.2013 tarihinde yapılması işyerinden daha evvel eylemli olarak ayrılarak icra takibinde bulunmasına engel teşkil etmeyeceği gibi Ağır Ceza Mahkemesinde ki ifadesinin resmi olarak sigortasının devam ettiğini belirtmek için söylediği de açıktır. Hal böyle olunca davalının ödenmemiş ücret alacağı bulunması nedeniyle eylemli olarak iş akdini feshetmesi nedeniyle kıdem tazminatına hak kazandığı ancak haklı nedenle de olsa işten kendisi ayrıldığı için ihbar tazminatına hak kazanamayacağı açıktır. Mahkemece yanılgılı ve çelişkili bir değerlendirme ile her iki alacağında reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    DAVA: Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; müvekkilinin borçlu olmadığı halde kesinleşen icra dosyasına yapılan ödeme sebebiyle davalıya ödenmiş olan bedelin istirdatını talep ve dava etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, söz konusu icra takibinin ücret , kıdem ve ihbar tazminat alacaklarına ilişkin olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davacı ve davalı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Dava kesinleşen icra takibinden sonra haciz yoluyla ödenen 23.075,33 TL'nin davalıdan istirdadına ilişkindir.
    Davalı işçi davacı işveren aleyhine kıdem ve ihbar tazminatları ile 15 aylık ücret alacağının faizleriyle birlikte tahsili amacıyla 12.06.2013 tarihinde ilamsız icra takibi yapmış ve takip kesinleşmiştir.
    Mahkemece davalı işçinin Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesinde ki beyanı dikkate alınarak icra takibi sırasında işyerinde halen çalıştığı gerekçesiyle kıdem tazminatına, iş sözleşmesini kendisi feshettiği için de ihbar tazminatına hak kazanamayacağını, takip talebine konu ücret alacağı olduğunu tespit ederek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Davalı işçi cevap dilekçesinde ücret alacaklarının ödenmemesi nedeniyle iş akdini 11.06.2013 tarihinde fiilen sonlandırdığını savunmuş, 12.06.2013 tarihinde de kıdem, ihbar tazminatları ile 15 aylık ücret alacağının tahsili için icra takibi yapmıştır. Mahkemenin kararına esas aldığı Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesinde davalı asil "alacağımı icraya verdiğimde halen resmi olarak çalışıyordum" şeklinde beyanda bulunmuş İş Mahkemesinde ise 2013 yılı Haziran ayına kadar çalışmasını sürdürdüğünü resmi olarak SGK'da sigortalı göründüğünü belirtmek için Ağır Ceza Mahkemesinde o şekilde beyanda bulunduğunu belirtmiştir.
    Davalı işçi ücret alacaklarının ödenmemesi nedeniyle eylemli olarak iş akdini sona erdirerek işveren aleyhine icra takibi yapmıştır. Resmi kayıtlarda sigorta çıkışının 21.06.2013 tarihinde yapılması işyerinden daha evvel eylemli olarak ayrılarak icra takibinde bulunmasına engel teşkil etmeyeceği gibi Ağır Ceza Mahkemesinde ki ifadesinin resmi olarak sigortasının devam ettiğini belirtmek için söylediği de açıktır. Hal böyle olunca davalının ödenmemiş ücret alacağı bulunması nedeniyle eylemli olarak iş akdini feshetmesi nedeniyle kıdem tazminatına hak kazandığı ancak haklı nedenle de olsa işten kendisi ayrıldığı için ihbar tazminatına hak kazanamayacağı açıktır. Mahkemece yanılgılı ve çelişkili bir değerlendirme ile her iki alacağında reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3- Davalı işçi Ağır Ceza Mahkemesindeki beyanında "son 1 yıla yakın ücretlerini alamadığını" beyan etmiş olup söz konusu beyanı dikkate alınmadan 15 aylık ücret alacağının kabulü de hatalı olup başka bir bozma nedenidir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine 07.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


     

© 2019 - ÇALIŞMA VE TOPLUM DERGİSİ