• ALT İŞVEREN

    İlgili Kanun / Madde
    4857 S.İşK/2,18-21-25

    T.C
    YARGITAY
    9. HUKUK DAİRESİ  

    Esas No. 2007/42401
    Karar No. 2008/20147
    Tarihi: 14.07.2008                     

    l ALT İŞVEREN
    l FESHİN GEÇERLİ NEDENE DAYAN-DIĞININ KANITLANAMAMASI
    l KIDEMİ BEŞ YIL OLAN İŞÇİ İÇİN İADE TAZMİNATININ ÜST SINIRDAN BELİRLEN-MESİNİN HATALI OLMASI

    ÖZETİ: Davalı TEDAŞ şirketinin endeks okuma hizmetini ihale yolu ile temin ettiği, bu işi alan yüklenici firmalar değiştiği halde, davacının işi alan bu firmaların işçisi olarak sayaç okuma görevini yaptığı, endeks okuma hizmetinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2/6 maddesi anlamında alt işverenlere verilen işlerden olduğu, dolayısı ile davalılar arasındaki ilişkinin asıl işveren-alt işveren ilişkisi olduğu anlaşılmaktadır. Esasen bu mahkemenin de kabulündedir. Ayrıca ispat yükü kendisinde olan davalılar feshin haklı ve geçerli nedene dayandığını kanıtlayamadığından, feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesi de isabetlidir.
    Ancak asıl-alt işveren ilişkisinde işe iade hükmünün alt işveren yönünden kurulmaması ve işyerinde kıdemi yaklaşık beş yıl olan davacı işçi lehine işe başlatmama tazminatının gerekçesiz üst sınırdan belirlenmesi hatalı bulunmuştur.

    DAVA: Davacı, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir.
    Davacı, davalı asıl işveren TEDAŞ' a ait sayaçların okuma hizmetini yürüten diğer davalı alt işveren şirket işçisi olarak çalıştığını, alt işverenlerin değiştiğini, ancak aynı şekilde hizmetine devam ettiğini, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğine ve alt işveren Limited Şirket işyerine işe iadesine, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinden her iki davalının birlikte sorumluluğuna karar verilmiştir.
    Mahkemece her iki davalı yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir, Hüküm süresi içinde davalı asıl işveren Anonim Şirket avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hâkimi B.Kar tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Davacı vekili, davacının davalı asıl işveren TEDAŞ' a ait sayaçların okuma hizmetini yürüten diğer davalı alt işveren şirket işçisi olarak çalıştığını, alt işverenlerin değiştiğini, ancak aynı şekilde hizmetine devam ettiğini, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini belirterek, feshin geçersizliğine ve davcının alt işveren ÜLGEN Ldt. Şirket işyerine işe iadesine, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinden her iki davalının birlikte sorumluluklarına karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davalılar arasında endeks okuma hizmet sözleşmesi bulunduğu, sözleşmenin 5. maddesi uyarınca işin yapılması konusunda kuralların TEDAŞ tarafından belirlendiği, hizmetin yöneltilmesinde yüklenici firmanın bağımsız hareket etme durumu olmadığı ve aralarında 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesi uyarınca asıl alt işveren ilişkisi bulunduğu, 13.02.2007 tarihli yazı ile davacının bir abonenin sayacının bilerek ve kasten eksik okunduğunun TEDAŞ tarafından ileri sürüldüğü, ancak kanıtlanmadığı, feshin haklı ve geçerli nedene dayanmadığı gerekçesi ile davalı ayırımı yapılmaksızın feshin geçersizliğine, davacının işe iadesine, işe başlatmama tazminatının gerekçesiz davacının 8 aylık ücreti tutarında belirlenmesine karar verilmiştir.
    4857 Sayılı İş Kanunu'nun 20/2 maddesi uyarınca "feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir". İşçi fesihte sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı iddiasında bulunacaktır, ispat yükü ise işverendedir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi durumunda, bu iddiasını ispatla yükümlüdür (m. 20/f.2). İşçinin feshin başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi ve bunu ispatlaması, işverenin geçerli fesihle ispat yükünü ortadan kaldırmaz.
    Aynı Kanununun 2/6 son cümlesi uyarınca asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerden alt işverenle birlikte sorumludur. 4857 sayılı iş Kanunu ile asıl işverenin, bu Kanundan, iş sözleşmesinden ve alt
    İşverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerden sorumlu tutulması şeklindeki düzenleme, asıl işverenin sorumluluğunun genişletilmesi olarak değerlendirilmelidir. Bu durumda, ihbar, kıdem, kötü niyet ve işe iade sonucu işe başlatmama tazminatları ile ücret, fazla çalışma, hafta tatili, bayram ve genel tatili, yıllık izin, ikramiye, pirim, yemek yardımı, yol yardımı gibi tüm işçilik haklarından birlikte sorumluluk esastır. Kanunun kullandığı "birlikte sorumluluk" deyiminden tam teselsülün, dolayısı ile müşterek ve müteselsil sorumluluğun anlaşılması gerekir.
    Feshin geçersizliği ve işe iade davasının alt ve asıl işveren ilişkisinde, her iki işverene birlikte açılması halinde, davacı işçi alt işveren işçisi olup, iş sözleşmesi alt işveren tarafından feshedildiğinden, feshin geçersizliği ve işe iade yükümlülüğü alt işverenindir. Asıl işverenin iş ilişkisinde sözleşmenin taraf sıfat bulunmadığından, asıl işverenin işe iade yönünde bir yükümlülüğünden söz edilemez. Asıl işverenin işe iade kararı sonrası işçinin işe başlamak için başvurması ve alt işverenin işe almamasından kaynaklanan işe başlatmama tazminatı ile dört aya kadar boşta geçen süre ücretinden yukarda belirtilen hüküm nedeni ile alt işverenle birlikte sorumluluğu vardır.
    Diğer taraftan, İş Kanunu'nun 21. maddesi uyarınca, mahkemece feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işçinin başvurusu üzerine işveren tarafından bir ay içinde işe başlatılmaz ise, işçiye ödenmek üzere en az 4, en çok 8 aylık ücreti tutarında tazminatın belirlenmesi gerekir. Dairemizin yerleşik uygulaması gereği, iş güvencesi niteliğindeki bu tazminat işçinin kıdemi, fesih sebebi gibi olgular dikkate alınarak belirlenmelidir. Maddenin alt ve üst sınırları aşılamaz. Üst sınırın aşılmasının tek istisnası 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 31. maddesindeki sendikal nedenle yapılan fesihlerdir. Bu maddede sendikal neden halinde işe başlatmama tazminatının işçinin en az bir yıllık ücreti tutarında belirleneceği açıklanmıştır.
    Dosya içeriğine göre davalı TEDAŞ şirketinin endeks okuma hizmetini ihale yolu ile temin ettiği, bu işi alan yüklenici firmaların değiştiği halde, davacının işi alan bu firma işçisi olarak sayaç okuma görevini yaptığı, endeks okuma hizmetinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2/6 maddesi anlamında alt işverenlere verilen işlerden olduğu, dolayısı ile davalılara arasındaki ilişkinin asıl işveren-alt işveren ilişkisi olduğu anlaşılmaktadır. Esasen bu mahkemenin de kabulündedir. Ayrıca ispat yükü kendisinde olan davalılar feshin haklı ve geçerli nedene dayandığını kanıtlamadığından, feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesi de isabetlidir.
    Ancak asıl-alt işveren ilişkisinde işe iade hükmünün alt işveren yönünden kurulmaması ve işyerinde kıdemi yaklaşık beş yıl olan davacı işçi lehine işe başlatmama tazminatının gerekçesiz üst sınırdan belirlenmesi hatalı bulunmuştur.
    4857 sayılı iş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
    HÜKÜM: Yukarda açıklanan gerekçe ile;
    1.Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2.Davalı alt işveren tarafından gerçekleştirilen feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının alt işveren ÜLGEN ELEKTRİK ELEKTRONİK TİC. LDT. ŞTİ. İşyerine İŞE İADESİNE,
    3.Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı alt işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminatın her iki davalının birlikte sorumlu olmak kaydı ile miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
    4.Davacı işçinin işe iadesi için davalı alt işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalılardan müştereken ve müteselsilin tahsilinin GEREKTİĞİNE,
    5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
    6.Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalıların yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
    7.Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 500-YTL ücreti vekâletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
    8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davacı vekiline iadesine,
    Kesin olarak 14.7.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.

© 2019 - ÇALIŞMA VE TOPLUM DERGİSİ