• YETKİ TESPİTİNE İTİRAZ SÜRESİNİN HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE OLMASI NEDENİYLE RE'SEN DİKKATE ALINMASI

    İlgili Kanun / Madde
    2822 S.TSGK/3,15

    T.C
    YARGITAY
    9.HUKUK DAİRESİ

    Esas No:  2006/3919
    Karar No: 2006/5180
    Tarihi:      28.02.2006

    l YETKİ TESPİTİNE İTİRAZ SÜRESİNİN HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE OLMASI NEDENİYLE RE'SEN DİKKATE ALINMASI
    l İŞVERENİN AYNI İŞKOLUNDA BAŞKA İŞYERİNİN BULUNMASI
    l YETKİ İTİRAZININ İŞLETME DÜZEYİNDE SONUÇLANDIRILMASININ  ZORUNLU  OLMASI

    ÖZETİ: İtirazın 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanununun 15. maddesinde belirtilen altı işgünü içerisinde yapılıp yapılmadığı konusunda bir karar verilmelidir. Bu sürenin hak düşürücü süre olduğu, sürenin geçirilmesi halinde çoğunluk tespitinin sendika lehine kesinleşeceği ve mahkemece re'sen nazara alınması gerekir.
    İşveren vekili, tespite konu işyerinin dışında aynı işkolunda başka işyerinin de bulunduğunu, her iki işyerinin de işletme kapsamında olduğunu iddia ederek, şirketin Denizli'de bulunan tespit dışı işyeri ile ilgili bilgi ve belgeleri dosyaya sunmuştur. Bu durumda mahkemece Denizli'de bulunan işyerinin tespite konu işyeri ile aynı işkolunda olup olmadığı ve her iki işyerinin de işletme oluşturup oluşturmadığı araştırılmamıştır. Oysa 2822 sayılı yasanın 3. maddesinin 2. fıkrası gereğince işletme kapsamında kalan işyerleri için ancak bir toplu iş sözleşmesi yapılabileceğinden ve bu kuralın kamu düzeni ile ilgili olduğu hususu nazara alınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    DAVA: M. Civata San.ve Tic. Ltd. Şti.adına Avukat F. D. ile l. T. M. Sendikası adına Avukat G. S. 2.Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı adına Avukat A. P. aralarındaki dava hakkında Ankara 15.İş Mahkemesinden verilen 30.12.2005 günlü ve 528/1899 sayılı hüküm, davacı avukatınca temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Olumlu yetki tespitine itiraz eden işveren, davalı sendikanın başvurusu üzerine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından Ankara'da bulunan işyeri için yetki tespiti yapıldığını, tespitin işçi ve üye sayısı bakımından hatalı olduğu gibi şirkete bağlı aynı işkolunda Denizli'de kurulu bir işyerinin daha bulunduğunu, bu nedenle yetki tespitinin işyeri düzeyinde değil işletme düzeyinde olması gerektiğini belirterek yetki tespitinin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Bakanlık, itirazın süresinde yapılmadığım, davalı sendika ise, itirazın toplu iş sözleşme sürecini uzatmaya matuf olduğunu savunarak itirazın reddini istemişlerdir.
    Mahkemece işverenin Denizli'de bulunan başvuru tarihine kadar Bakanlığa bildirmediği, çoğunluk tespitinin başvuru tarihindeki bilgiler çerçevesinde sonuçlandırılacağı sonraki bildirimlerin yetkiyi etkilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm işverence temyiz edilmiştir.
    Öncelikle çoğunluk tespitine itirazın süresinde yapılıp yapılmadığı sorunun çözümlenmesi gerekir. Bunun içinde yetki tespit yazısının itiraz eden işverene hangi tarihte tebliğ edildiğinin araştırılması, bildirimin yapıldığı tarih kesin olarak tespit edildikten sonra itirazın 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanununun 15.maddesinde belirtilen altı işgünü içerisinde yapılıp yapılmadığı konusunda bir karar verilmelidir. Bu sürenin hak düşürücü süre olduğu, sürenin geçirilmesi halinde çoğunluk tespitinin sendika lehine kesinleşeceği ve mahkemece re'sen nazara alınması gerekir. Eksik inceleme ve araştırma ile verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Diğer taraftan mahkemenin kabulüne göre;
    İşveren vekili, tespite konu işyerinin dışında aynı işkolunda başka işyerinin de bulunduğunu, her iki işyerinin de işletme kapsamında olduğunu iddia ederek, şirketin Denizli'de bulunan tespit dışı işyeri ile ilgili bilgi ve belgeleri dosyaya sunmuştur. Bu durumda mahkemece Denizli'de bulunan işyerinin tespite konu işyeri ile aynı işkolunda olup olmadığı ve her iki işyerinin de işletme oluşturup oluşturmadığı araştırılmamıştır. Oysa 2822 sayılı yasanın 3.maddesinin 2.fıkrası gereğince işletme kapsamında kalan işyerleri için ancak bir toplu iş sözleşmesi yapılabileceğinden ve bu kuralın kamu düzeni ile ilgili olduğu hususu nazara alınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.2.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.

     

© 2019 - ÇALIŞMA VE TOPLUM DERGİSİ