YARGITAY
22. HUKUK DAİRESİ |
|
Esas No.
Karar No.
Tarihi: |
2013/26474
2013/22165
23.10.2013 |
İlgili Kanun / Madde
6356 S. STK/15 |
|
- SENDİKA GENEL KURULU’NUN İPTALİNE KARAR VERİLMEDEN SADECE GENEL KURULDA YAPILAN SEÇİMLERİN İPTALİ HALİNDE SENDİKAYA KAYYIM ATANMASININ OLANAKLI OLMADIĞI
|
|
ÖZETİ 6356 sayılı Kanun’un 15. maddesinin 3. fıkrasında, “Genel kurulun veya genel kurulda yapılan organ seçiminin iptaline karar verildiği takdirde mahkeme; genel kurulu kanun ve tüzük hükümlerine göre en kısa zamanda toplamak, seçimleri yapmak ve yeni yönetim kurulu seçilinceye kadar kuruluşu yönetmekle görevli olmak üzere, 4721 sayılı Kanun hükümleri gereğince bir veya üç kayyım tayin eder ve görev sürelerini belirler” hükmüne yer verilmiştir. Hükmün açık ifadesinden anlaşılacağa üzere kayyum tayini, mahkemece genel kurul veya genel kurulda yapılan organ seçiminin iptaline karar verilmesinin kanuni sonucu olarak karşımıza çıkmaktadır. Mahkemece genel kurul veya genel kurulda yapılan organların seçimlerinin iptali ise aynı maddenin 2. fıkrasında düzenlenmiştir. Şu halde 6356 sayılı Kanun’un 15. maddesinin 3. fıkrasına göre kayyum tayin edilmesi, ancak aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca genel kurul veya genel kuruldaki organ seçimlerinin bu konuda açılan dava uyarınca mahkemece iptal edilmesi halinde söze konudur. Yoksa seçimlere yapılan itiraz üzerine seçim hakimin seçimleri iptal etmesi halinde kayyum tayini yoluna gidilmesi mümkün değildir. Bir başka ifadeyle 6356 sayılı Kanun’un 15. maddesinin 3. fıkrası, aynı maddenin 2. fıkrası ile bağlantılı olup, aynı maddenin 1. fıkrasıyla ilgili değildir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
DAVA :Davacı, genel kurulun en kısa zamanda toplanarak iptal edilen organ seçimlerinin yapılması maksadıyla kayyum atanmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi A. Bulut tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davalı sendikanın Bilecik Şubesinin seçimlerinin oyların eşit çıkması ve iki liste bulunması sebebiyle seçim hakimi tarafından iptal edildiğini, bu sebeple 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 15. maddesinin 3. fıkrası gereğince şubeye kayyum tayini gerektiğini ifade ederek kayyum tayin talebinde bulunmuştur.
Davalı (Asli Müdahil) Cevabının Özeti:
Asli Müdahil vekili, davalı sendikanın genel merkez yönetimin şubede seçime gidilmesi yönünde karar aldığını ve davanın konusuz kaldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlara dayanılarak, seçimlerin iptal edilmesi nedeniyle 6356 sayılı Kanun’un 15. maddesinin 3. fıkrası gereğince kayyum tayini gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne ve kayyum tayinine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı (Asli Müdahil) vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Somut olayda, mahkemenin çözmesi gereken hukuki problem seçim hakiminin şube genel kurulunda yapılan seçimleri iptal etmesinin Sağlık-Sen Bilecik Şubesine kayyum tayinini gerektirip gerektirmediğidir.
Öncelikle konuya ilişkin kanuni altyapının ortaya konulmasında yarar bulunmaktadır. Bu itibarla; 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun 11. maddesinin 2. fıkrasında; “Genel kurul toplantıları, genel kurullarda yapılacak seçimler, seçimlere yapılacak itirazlar, seçimlerin iptali ve yenilenmesine ilişkin hususlarda 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 14 üncü maddesi ile 52 nci maddesinde yer alan hükümleri uygulanır” denilmiştir.
Aynı doğrultuda olmak üzere, dava tarihinde yürürlükte olan 6356 sayılı Kanun’un 81. maddesinin 2. fıkrasında, “Diğer mevzuatta 2821 ve 2822 sayılı kanunlara yapılan atıflar bu Kanuna yapılmış sayılır” hükmü yer almıştır.
Yukarıdaki atıf kuralları gereğince somut olayda uygulanması gereken 6356 sayılı Kanun’un 14. maddesinde genel kurullarda yapılacak seçimlerde uyulacak esaslar düzenlenmiştir. Aynı Kanun’un 15. maddesinin 1. fıkrasında ise seçimlere yönelik seçim hakimine yapılacak itirazlar ve sonuçları hüküm altına alınmıştır. Anılan hükümde, “Genel kurulda yapılan organ ve delege seçimlerinin devamı sırasında yapılan işlemlere ilişkin olarak seçim sonuç tutanaklarının düzenlenmesinden itibaren iki gün içinde yapılacak itirazlar hâkim tarafından aynı gün incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. İtiraz süresinin geçmesi ve itirazların karara bağlanmasından hemen sonra hâkim, 14 üncü madde hükümlerine göre kesin sonuçları ilan eder ve ilgili kuruluş veya şubesine bildirir.” denilmektedir. Bu hüküm mülga 2821 sayılı Sendikalar Kanunu’nun 14. maddesinin 11. fıkrasına karşılık gelmektedir.
Diğer taraftan aynı maddenin 2. fıkrasında, “Bakanlık veya kuruluş ya da şubesinin üye ve delegeleri; kanun ve tüzük hükümlerine aykırı olarak genel kurul ve seçim yapılması veya seçim sonuçlarını etkileyecek ölçüde bir usulsüzlük ya da kanuna aykırı uygulama iddiasıyla, bu işlemlerin veya genel kurulun iptali için genel kurul tarihinden itibaren bir ay içerisinde dava açabilir. Dava basit yargılama usulüne göre iki ay içerisinde sonuçlandırılır. Kararın temyizi hâlinde Yargıtayca on beş gün içinde kesin olarak karara bağlanır.” hükmü yer almaktadır. Söz konusu düzenleme bu konuda yer alan boşluğu doldurmaya yönelik nispeten yeni, kısmen de mülga 2821 sayılı Kanun'un 52. maddesinin karşılığını oluşturan bir düzenlemedir.
Nihayet 6356 sayılı Kanun’un 15. maddesinin 3. fıkrasında, “Genel kurulun veya genel kurulda yapılan organ seçiminin iptaline karar verildiği takdirde mahkeme; genel kurulu kanun ve tüzük hükümlerine göre en kısa zamanda toplamak, seçimleri yapmak ve yeni yönetim kurulu seçilinceye kadar kuruluşu yönetmekle görevli olmak üzere, 4721 sayılı Kanun hükümleri gereğince bir veya üç kayyım tayin eder ve görev sürelerini belirler” hükmüne yer verilmiştir. Hükmün açık ifadesinden anlaşılacağa üzere kayyum tayini, mahkemece genel kurul veya genel kurulda yapılan organ seçiminin iptaline karar verilmesinin kanuni sonucu olarak karşımıza çıkmaktadır. Mahkemece genel kurul veya genel kurulda yapılan organların seçimlerinin iptali ise aynı maddenin 2. fıkrasında düzenlenmiştir. Şu halde 6356 sayılı Kanun’un 15. maddesinin 3. fıkrasına göre kayyum tayin edilmesi, ancak aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca genel kurul veya genel kuruldaki organ seçimlerinin bu konuda açılan dava uyarınca mahkemece iptal edilmesi halinde söze konudur. Yoksa seçimlere yapılan itiraz üzerine seçim hakimin seçimleri iptal etmesi halinde kayyum tayini yoluna gidilmesi mümkün değildir. Bir başka ifadeyle 6356 sayılı Kanun’un 15. maddesinin 3. fıkrası, aynı maddenin 2. fıkrası ile bağlantılı olup, aynı maddenin 1. fıkrasıyla ilgili değildir.
Somut olaya dönüldüğünde; seçim hakimi tarafından tam iki liste uygulanması ve listenin işaret edilmesindeki usulsüzlükler gerekçe gösterilerek Sağlık-Sen Bilecik Şubesinin organ seçimlerinin seçim hakimince iptal edilmesi söz konusudur. Bu sebeple kanuni koşulları oluşmayan talebin reddi gerekirken 6356 sayılı Kanun’un 15. maddesinin 3. fıkrası uyarınca Sağlık-Sen Bilecik Şubesine kayyum tayin edilmesi hatalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 23.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.