-
SENDİKA AİDAT ALACAĞINDA FAİZ BAŞLANGICI
İlgili Kanun / Madde
2821 S.SK/61
T.C
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
Esas No. 2010/28789
Karar No. 2010/30744
Tarihi: 26.10.2010
l SENDİKA AİDAT ALACAĞINDA FAİZ BAŞLANGICI
ÖZET: 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 61/1.maddesine göre bir işyerinde veya işletmede toplu iş sözleşmesi yapmak için 2822 Sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanununun 16. Maddesi uyarınca yetki belgesi alan işçi sendikası, yetki belgesine konu işyeri veya işletmede çalışan üyesi işçilerin listesini, sendika tüzüğüne göre üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve sendikanın banka hesap numarasını işverene bildirmesi ve bu listeye göre üyelik aidatını kesilmesini ve sendikanın banka hesabına yatırmasını istemesi gerekir.
Borçlar Kanununun "Borçlunun temerrüdü" başlıklı 101. maddesinin birinci fıkrasında "Muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. " İkinci fıkrasında ise "Borcun ifa edileceği gün müttefikan tayin edilmiş veya muhafaza edilen bir hakka istinaden iki taraftan birisi bunu usulen ihbarda bulunmak suretiyle tespit etmiş ise, mücerret bu günün hitamı ile borçlu mütemerrit olur." hükümleri yer almaktadır.
Toplu İş Sözleşmelerinde kesilen aidatın ne zaman sendikaya yatırılacağı hususu düzenlenmiş ise ayrıca ihtara gerek kalmadan bu tarihlerden itibaren faize karar verilmeli, düzenlenmemiş ise taraf sendikanın işvereni temerrüde düşürmesi gerekir. Dava tarihinden önce sendika tarafından işverenin temerrüde düşürülmesi söz konusu değil ise dava ve ıslah tarihi temerrüt tarihini oluşturmaktadır.
DAVA: Davacı, 01.03.1996-14.09.1999 tarihleri arası dönem için 37.273.162.000
TL asıl alacak ve 189.662.157.000 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 226.935.319.000 TL alacağın davalı işverenden tahsiline ve asıl alacağa ilk dava tarihinden itibaren işletme kredilerine uygulanan en yüksek faiz oranının uygulanmasına karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hâkimi Ö.F.Tüfek tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Dava, 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 61/2 fıkrası uyarınca üyelik ve dayanışma aidat alacağının işlemiş faiziyle birlikte tahsiline ilişkindir.
Davacı vekili 1.3.1996-14.9.1999 tarihleri arasında yürürlükte bulunan Toplu iş sözleşmelerinden sendika üyesi olan veya dayanışma aidatı ödeyen işçilerin yararlandırıldığını, davalının Sendikalar Kanunu'nun 6l.maddesi ve TİS gereğince işçilerin ücretlerinden üyelik aidatı ve dayanışma aidatı kestiğini ancak sendikaya göndermediğini belirterek 1.3.1996-14.9.1999 tarihleri arası dönem için 37.273.162.000 TL asıl alacak ve 189.662.157.000 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere, toplam 226.935.319.000 TL alacağın davalı işverenden tahsiline ve asıl alacağa ilk dav; tarihinden itibaren işletme kredilerine uygulanan en yüksek faiz oranının uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının istediği faizin fahiş olduğunu ve aidatlar her ay ödenmesi gerektiği için, muaccel olduğu tarihteki ay itibari ile ve o tarihe göre faiz hesabı yapılması gerektiğini, davacı tarafın neye göre faiz hesapladığının belli olmadığını savunarak davarım reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, taraflar arasında kesinleşen aynı mahkemenin 1999/446E-2002/99K sayılı dosyasında tespit edilen alacak miktarından ilk davada hükmedilen miktarın mahsubundan sonra, davaya konu alacağın kaldığı ve davalı tarafından bu borca yönelik herhangi bir ödeme yapılmadığı anlaşıldığından taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekeceği sonucuna varılarak, 37.273.162.000TL asıl aidat alacağı ile 189.662.157.000 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 226.935.319.000 TL alacağın davalıdan alınıp davacıya verilmesine ve asıl alacağa ilk dava tarihi olan 14.9.1999 tarihinden itibaren bankalarca işletme kredilerine uygulanan en yüksek oranda faiz yürütülmesine karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık kabul edilen üyelik ve dayanışma aidatı alacağı işlemiş faizi noktasında toplanmaktadır.
Sendikalar Kanununun 61. maddesinin birinci fıkrasında: "İşyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesini tarafı olan işçi sendikasının, toplu iş sözleşmesi yapılmamışsa veya sona ermişse yetki alan işçi sendikasının yazılı talebi ve aidatı kesilecek sendika üyesi işçilerin listesini vermesi üzerine, işveren sendika tüzüğü uyarınca üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu gereğince sendikaya ödenmesi gerekli dayanışma aidatını, işçilere yapacağı ücret ödemesinden kesmeye ve kestiği aidatın nevini belirterek tutarını ilgili sendikaya göndermeye mecburdur." Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise, "Yukarıdaki fıkra gereğince sendika tüzüğüne uygun olarak kesilmesi istenen aidatı kesmeyen işveren ilgili sendikaya karşı kesmediği veya kesmesine rağmen bir ay içinde ilgili kuruluşa göndermediği miktar tutarınca genel hükümlere göre sorumlu olduktan başka aidatı sendikaya verinceye kadar bankalarca işletme kredilerini uygulanan en yüksek faizi ödemek zorundadır" denilmektedir.
O halde; 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 61/1.maddesine göre bir işyerinde veya işletmede toplu iş sözleşmesi yapmak için 2822 Sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanununun 16. Maddesi uyarınca yetki belgesi alan işçi sendikası, yetki belgesine konu işyeri veya işletmede çalışan üyesi işçilerin listesini, sendika tüzüğüne göre üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve sendikanın banka hesap numarasını işverene bildirmesi ve bu listeye göre üyelik aidatını kesilmesini ve sendikanın banka hesabına yatırmasını istemesi gerekir.
Borçlar Kanununun "Borçlunun temerrüdü" başlıklı 101. maddesinin birinci fıkrasında "Muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. " İkinci fıkrasında ise "Borcun ifa edileceği gün müttefikan tayin edilmiş veya muhafaza edilen bir hakka istinaden iki taraftan birisi bunu usulen ihbarda bulunmak suretiyle tespit etmiş ise, mücerret bu günün hitamı ile borçlu mütemerrit olur." hükümleri yer almaktadır.
Toplu İş Sözleşmelerinde kesilen aidatın ne zaman sendikaya yatırılacağı hususu düzenlenmiş ise ayrıca ihtara gerek kalmadan bu tarihlerden itibaren faize karar verilmeli, düzenlenmemiş ise taraf sendikanın işvereni temerrüde düşürmesi gerekir. Dava tarihinden önce sendika tarafından işverenin temerrüde düşürülmesi söz konusu değil ise dava ve ıslah tarihi temerrüt tarihini oluşturmaktadır.
Somut olayda davacı sendika ile davalı işveren arasında imzalanan Toplu İş Sözleşmesi dosyada bulunamaması sebebi ile sendika aidatlarının ne şekilde ve hangi sürede davacı sendika adına yatırılacağı konusunda düzenleme olup olmadığı tespit edilemediği gibi, davacı sendikanın her toplu iş sözleşmesi döneminde yasa ve toplu iş sözleşmeleri uyarınca üyesi olan işçilerin listesi sendika tüzüğüne göre üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve banka hesap numarasını davalı işverene gönderip göndermediği anlaşılamamaktadır.
Öncelikle bu hususlar araştırılarak, sonucuna göre yukarıdaki açıklamalar uyarınca yapılacak değerlendirme ile kabul edilen üyelik ve dayanışma aidattan faiz başlangıç tarihleri tespit edilmelidir. Sendika her toplu iş sözleşmesi döneminde yasa ve toplu iş sözleşmeleri uyarınca üyesi olan işçilerin listesi ve banka hesap numarasını davalı işverene göndermediği takdirde Toplu İş Sözleşmelerinde belirtilen ödeme tarihine göre faiz isteminde bulunulamayacaktır ve bu durumda işlemiş faiz alacağı hesabı hatalı olacaktır.
Bundan başka kabul edilen işlemiş faiz alacağı yönünden, hesaplamaya esas alınan faiz oranı da denetlenememektedir. Yasada belirtilen faiz oranı dava konusu alacağın ait olduğu dönemler itibari ile işletme kredisi faizini fiilen uygulamış bankalardan sorularak, alınacak cevaplardan sonra uyguladıkları oranlar esas alınarak geçmiş günler faizi belirlenip, düzenlenecek bilirkişi raporu doğrultusunda sonuca gidilmesi gerekirken, bu esaslara uymadan hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine. 26.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.