• ÖZEN BORCUNA AYKIRI DAVRANARAK İŞVERENE ZARAR VERME

     
    YARGITAY
    9. HUKUK DAİRESİ
     
    Esas No.
    Karar No.
    Tarihi:
    2011/51009
    2014/505
    20.01.2014
    İlgili Kanun / Madde
    4857 S. İşK. /25
       
    • ÖZEN BORCUNA AYKIRI DAVRANARAK İŞVERENE ZARAR VERME
    • KUSUR İNCELEMESİ YAPILARAK İŞÇİNİN KUSURUNA İSABET EDEN ZARARIN OTUZ GÜNLÜK ÜCRETLE KARŞILAŞTIRILMASININ GEREKMESİ
     
    ÖZETİ Davalı taraf davacı eylemi ile ilgili kusur raporu alınmasını istemiş olup Mahkemece; davacının feshe konu eylemine ilişkin tüm belgeler (davacının hangi hatalı ürünlere onay verdiği, reklamasyon cezası verilmiş ise davacının onay verdiği ürünlerle ilgisinin bulunup bulunmadığı, işverene verilen reklamasyon cezasının dayanağının ve mahiyetine ilişkin, hatalı üretimin sözkonusu davalıya satıldığına ilişkin) celp edilerek dosya içinde bulunan davalı firma tarafından reklamasyon cezası olduğu ileri sürülen faturalar Türkçeye tercüme ettirildikten sonra bir mali müşavir, bir tekstil mühendisi, bir işletmeciden oluşan  uzman bilirkişiler aracılığı ile keşif yapılarak sözkonusu eylem ile davacının ilgisinin bulunup bulunmadığı, kusurlu olup olmadığı tespit edilmeli, varsa kusur oranı, kusur oranına düşen zarar miktarı ile davacının maaşı karşılaştırılarak  sonuca gidilmeli ve feshin haklı nedene dayanıp dayanmadığına karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması hatalı olmuştur.
    r
     
                 

    DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile izin ücreti alacaklarının ödetilmesine  karar verilmesini istemiştir.
                Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
                Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi H.Adıyaman Üstünel tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
                A) Davacı İsteminin Özeti:
                Davacı, davalıya ait işyerinde kalite ve kontrol bölümünde çalışırken iş sözleşmesinin işverence haksız şekilde fesh edildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti  alacağının tahsilini, istemiştir.
                B) Davalı Cevabının Özeti:
                Davalı vekili, davacının iş akdinin davalı şirkete verdiği büyük maddi kayıplar sebebiyle haklı fesih edildiğini, zarar ve kusur incelemesi yapıldığında bu hususun ortaya çıkacağını, davacının üretimi yapılan malları ihracata geçilmeden önce kontrol etme ve onaylama sorumluluğunun bulunduğunu ancak davacının hatalı mallara olur verip onayladığını, hatalı malların alıcı tarafından fark edildiğini, işverene toplamda 160.000 TL. reklamasyon cezası alınmasına sebebiyet verdiğini, bu durumun davalı işverene iş akdini haklı nedenle fesih etme hakkı verdiğini, iş akdinin de bu sebeple fesih edildiğini, davacıya yıllık izinlerin de kullandırıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
                C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
                Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının davalıya ait işyerinde 01/12/2004-18/02/2011 tarihleri arasında kalite kontrol elemanı olarak    1.040,00 TL. net ücretle  çalıştığı, iş akdinin davalı işverence haklı neden olmaksızın fesh edildiği, davacının son 1 yıla ait izninin kullandırılmadığı, her ne kadar davalı tarafça davacının işverene zarar verdiği ve bu sebeple iş akdinin haklı feshedildiği iddia edilmişse de; davacının verdiği iddia edilen zararın 2010 yılı eylül ayında olduğunun iddia edildiği, oysa fesih bildiriminin 18/02/2011 tarihinde yapıldığı, ayrıca davacı tarafından verildiği iddia edilen zarara ilişkin herhangi bir tutanak tutulmadığı, bu hususta davacının savunmasının alınmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, karar verilmiştir.
                D) Temyiz:
                Kararı davalı taraf temyiz etmiştir.
                E) Gerekçe:
                1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
                2-Taraflar arasında feshin haklı nedene dayanıp dayanmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
                Davacının iş sözleşmesinin feshine dayanak kılınan 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25/2-ı maddesinde işçinin kendi isteği veya safsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, iş yerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya veya maddeleri 30 günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratmasının işverene iş sözleşmesini derhal feshetme hakkı veren hallerden olduğu belirtilmiştir. İşçinin iş görme edimini yerine getirirken özen borcuna aykırı davrandığı kasıt veya ihmal ve dikkatsizlik ile işverene zarar verdiği hallerde zarara uğradığını ispat yükü işverene zararın oluşmasında kusuru bulunmadığını ispat yükü ise işçiye aittir.      
                Somut olayda davacı iş sözleşmesinin işverence haksız şekilde fesh edildiğini iddia ederken davalı işveren ise kalite kontrol görevlisi olarak çalışan davacının, hatalı mallara onay vermesi sonucu şirketin yaklaşık 160 milyar reklamasyon cezası almasına sebep olduğu gerekçesi ile iş sözleşmesinin fesh edildiğini savunmuş, Mahkemece  davalı savunmasının kanıtlanmadığı gerekçesi ile feshin haksız olduğu ve davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı kabul edilmiş ise de bu sonuca uluşmada, dosya kapsamı yeterli bulunmamıştır.
                Davalı taraf davacı eylemi ile ilgili kusur raporu alınmasını istemiş olup Mahkemece; davacının feshe konu eylemine ilişkin tüm belgeler (davacının hangi hatalı ürünlere onay verdiği, reklamasyon cezası verilmiş ise davacının onay verdiği ürünlerle ilgisinin bulunup bulunmadığı, işverene verilen reklamasyon cezasının dayanağının ve mahiyetine ilişkin, hatalı üretimin sözkonusu davalıya satıldığına ilişkin) celp edilerek dosya içinde bulunan davalı firma tarafından reklamasyon cezası olduğu ileri sürülen faturalar Türkçeye tercüme ettirildikten sonra bir mali müşavir, bir tekstil mühendisi, bir işletmeciden oluşan  uzman bilirkişiler aracılığı ile keşif yapılarak sözkonusu eylem ile davacının ilgisinin bulunup bulunmadığı, kusurlu olup olmadığı tespit edilmeli, varsa kusur oranı, kusur oranına düşen zarar miktarı ile davacının maaşı karşılaştırılarak  sonuca gidilmeli ve feshin haklı nedene dayanıp dayanmadığına karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması hatalı olmuştur.
                3- Kabule göre de, davacının hizmet süresi ile uyumlu olmayan kıdem tazminatı miktarı belirleyen rapora itibarla hüküm kurulması hatalıdır.
                F) Sonuç:
                Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 20/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
     

© 2019 - ÇALIŞMA VE TOPLUM DERGİSİ