• ÖNEL SÜRESİ İÇERİSİNDE YAŞLILIK AYLIĞI ALMAK

    İlgili Kanun/md:
    1475 s.İş.K: /13,14

    l ÖNEL SÜRESİ İÇERİSİNDE YAŞLILIK AYLIĞI ALMAK
    l KIDEM TAZMİNATI TAVAN ARTIŞINDAN YARARLANMA

    ÖZÜ: Davacı ayrılma nedeni olarak sigorta primlerinin eksik yatırıldığını ve izin kullandırılmadığını belirtmiştir. Belirtilen bu nedenler dosya içeriğine göre sabit olup 1475 sayılı yasanın 16/d ve e maddeleri uyarınca davacıya bildirimsiz fesih hakkı verdiğinden kıdem tazminatına hak kazanılacaktır. Bu gerekçe ile kıdem tazminatının hüküm altına alınması gerektiğinden söz konusu tazminatın kabulü yerinde görülmüştür.

    T.C.

    YARGITAY

    9. HUKUK DAİRESİ
     

    ESAS NO:        2003/14584

    KARAR NO:     2004/3876

    TARİHİ:                       01.03.2004

    DAVA: Davacı, ihbar, kıdem tazminatı, fazla çalışma, yıllık ücretli izin ile genel tatil gündeliklerinin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    1. Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2. Davacının iş sözleşmesinin sona ermesinden sonra Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği ve davalı temsilcisinin şikayet ettiği dilekçesinde “sigorta primlerinin eksik yatırılması, izin kullandırılmaması ve 19 ay boyunca aylığına zam yapılmaması nedeniyle” kendisinin ayrıldığını bildirmiştir. Somut bu olguya göre, feshin işverence haksız olarak gerçekleştirildiğinin kabul edilerek ihbar tazminatına karar verilmesi hatalıdır. Ne var ki, davacı ayrılma nedeni olarak sigorta primlerinin eksik yatırıldığını ve izin kullandırılmadığını belirtmiştir. Belirtilen bu nedenler dosya içeriğine göre sabit olup 1475 sayılı yasanın 16/d ve e maddeleri uyarınca davacıya bildirimsiz fesih hakkı verdiğinden kıdem tazminatına hak kazanılacaktır. Bu gerekçe ile kıdem tazminatının hüküm altına alınması gerektiğinden söz konusu tazminatın kabulü yerinde görülmüştür.
    3. Davacı dava dilekçesinde faiz isteminde bulunmamış, bilirkişi raporundan sonra dava konusu miktarları arttırarak ve faiz isteminde bulunarak davasını ıslah etmiştir. Islah dilekçesi verilerek dava konusu miktarların arttırılması halinde Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 3.7.2002 gün ve 2002/9-564 E, 2002/572 K. sayılı ilamı uyarınca temerrüt olgusu gerçekleşmeyen alacaklarda ıslah ile arttırılan miktarlara ıslah tarihinden faiz yürütülmesi gerekir. Mahkemece kıdem tazminatı dışındaki alacaklarda ıslah ile arttırılan miktarlara ıslah tarihi yerine dava tarihinden itibaren faize karar verilmesi isabetsizdir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 1.3.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
     

© 2019 - ÇALIŞMA VE TOPLUM DERGİSİ