MEMURLUKTA GEÇEN SÜREYLE İŞÇİLİKTE GEÇEN SÜRENİN KIDEM TAZMİNATINA ESAS SÜRENİN HESABINDA BİRLEŞTİRİLMESİ
İlgili Kanun / Madde 1475 S.İşK/14
T.C YARGITAY 9.HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2005/29328 Karar No: 2006/7379 Tarihi: 27.03.2006
l MEMURLUKTA GEÇEN SÜREYLE İŞÇİLİKTE GEÇEN SÜRENİN KIDEM TAZMİNATINA ESAS SÜRENİN HESABINDA BİRLEŞTİRİLMESİ
l MEMURLUKTA GEÇEN SÜRENİN KIDEM TAZMİNATININ EMEKLİ İKRAMİYESİNİ AŞAMAYACAĞI
l EMEKLİ İKRAMİYESİ ÖDENEN DÖNEM İÇİN KIDEM TAZMİNATI TALEP EDİLEME-YECEĞİ
ÖZETİ: 4673 Sayılı Yasa'nın geçici 3. maddesine istinaden davacının davalı kurumda geçen tüm hizmetleri kıdem tazminatında dikkate alınmalıdır. Ancak, 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14/6. maddesinde öngörülen kuralın da göz ardı edilmemesi gerekir. Anılan hükme göre, yapılacak hesaplamada T.C Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre öngörülen emeklilik ikramiyesi aşılamaz. 4673 sayılı Yasa'nın geçici 3. maddesi hükmü İş Kanununda öngörülen sınırlamayı bertaraf etmez. Öte yandan emekli ikramiyesinin Emekli Sandığı veya işverence ödenmesi bakımından işçi açısından bir fark bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla Emekli Sandığınca ödeme yapılması halinde ayrıca işverenden aynı dönem için kıdem tazminatı talep edilmesi mümkün değildir.
DAVA: Davacı, kıdem tazminatı farkı ile emeklilik teşvik priminin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı, davalıya ait işyerinde 1977 yılında memur olarak çalışmaya başlamış 1989 yılında sözleşmeli personel statüsüne geçirilmiştir. Daha sonra 15.10.2000 de 1475 sayılı İş Kanununa tabi işçi olarak çalışmak üzere hizmet akdi ilişkisi kurulmuş ve emekli olduğu 18.2.2002 tarihine kadar işçi olarak çalışmıştır.
Davacı işçi sosyal güvenlik yönünden bağlı bulunduğu Emekli Sandığına emeklilik için başvurmuş, kurumca işlemler tamamlanarak kendisine tüm süre üzerinden emeklilik ikramiyesi ödenmiştir. Hizmet akdiyle çalıştığı süre yönünden ise, davalı işverence kıdem tazminatı ödemesi yapılmıştır.
Davacı açmış olduğu bu dava ile 1977 yılından itibaren çalışılan tüm sürenin kıdem tazminatı hesabında dikkate alınması gerektiğini belirterek bakiye kıdem tazminatı isteğinde bulunmuştur.
4673 Sayılı Yasa'nın geçici 3.maddesine istinaden davacının davalı kurumda geçen tüm hizmetleri kıdem tazminatında dikkate alınmalıdır. Ancak, 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14/6.maddesinde öngörülen kuralın da göz ardı edilmemesi gerekir. Anılan hükme göre, yapılacak hesaplamada T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre öngörülen emeklilik ikramiyesi aşılamaz. 4673 sayılı Yasa'nın geçici 3.maddesi hükmü İş Kanununda öngörülen sınırlamayı bertaraf etmez. Öte yandan emekli ikramiyesinin Emekli Sandığı veya işverence ödenmesi bakımından işçi açısından bir fark bulunmamaktadır.
Bir başka anlatımla Emekli Sandığınca ödeme yapılması halinde ayrıca işverenden aynı dönem için kıdem tazminatı talep edilmesi mümkün değildir.
Davacı işçiye Emekli Sandığı tarafından 4673 Sayılı Yasanın geçici 4.maddesi uyarınca %30 fazlasıyla emekli ikramiyesi ödenmiş, ayrıca hizmet akdiyle çalıştığı süre için işverence kıdem tazminatı ödemesi yapılmıştır. Buna göre, işverenin uygulaması 1475 Sayılı İş Kanunu'nun 14/6.maddesine uygundur.
Mahkemece davacının işyerinde geçen tüm çalışmalarının sanki işçilikte geçmiş gibi hesaplama yapılarak ödenen miktarların incelenmesi suretiyle bakiye kıdem tazminatının kabulüne karar verilmesi hatalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.3.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.