• MEMURİYETTEN İŞÇİLİĞE GEÇİŞ

    İlgili Kanun / Madde
    1475 S.İşK/14

    T.C
    YARGITAY
    9.HUKUK DAİRESİ

    Esas No:  2006/3263
    Karar No: 2006/24578
    Tarihi:      25.09.2006

    l MEMURİYETTEN İŞÇİLİĞE GEÇİŞ
    l KIDEM TAZMİNATI
    l MEMURİYETİN DİKKATE ALINMASI İÇİN İŞ SÖZLEŞMESİNİN EMEKLİLİK NEDENİYLE İŞÇİ TARAFINDAN FESHİNİN GEREKMESİ

    ÖZETİ: Davacının 15.3.1989-15.11.1993 tarihleri arasında memur statüsünde çalıştığı konusunda taraflar arasında ihtilaf yoktur. İşyeri şahsi dosyasına göre davacının yazılı ve mülakat sınavı sonucunda başarı göstererek ağır vasıta şoförü olarak işçi kadrosuna 15.11.1993 itibarıyla ataması yapılmıştır. Bu şekilde memuriyetten işçiliğe geçmiştir. Davacı işçi kadrosunda çalışmakta iken tenkisattan yararlanmak amacıyla işverene 10.3.2004 tarihli dilekçe vermiştir. Bunun üzerine 11.3.2004 tarihi itibarıyla işyerinden ayrılmış ve kendisine kıdem tazminatı ödenmiştir. Davacı daha sonra SSK.na 22.6.2004 tarihli dilekçe ile müracaat ederek yaşlılık aylığı bağlanmasını talep etmiş ve 15.7.2004 tarihinden itibaren kendisine yaşlılık aylığı bağlanmıştır. Bu durumda davacı 11.3.2004 tarihinde yaşlılık aylığı almak amacıyla işyerinden ayrılmadığından yukarıda belirtilen aynı işyerinde memuriyette geçen hizmet süresi birleştirilerek bakiye kıdem tazminatı talep edemez.

    DAVA: Davacı, kıdem tazminatı farkı ile teşvik primi alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü
    Davacı, davalı Belediye'de 15.3.1989-15.11.1993 tarihleri arasında memur statüsünde çalıştığını ancak kıdem tazminatı hesaplanırken memuriyette geçen bu sürenin dikkate alınmadığını belirterek fark kıdem tazminatı talebinde bulunmuştur.
    Davalı Belediye hizmet akdinin emeklilik nedeniyle son bulmadığını hizmet akdini tenkisattan faydalanmak maksadıyla davacının feshettiğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece fesih tarihinde yaşlılık aylığına hak kazandığını 1475 Sayılı Kanunun 14.maddesinde de fesih tarihinde emekliliğe hak kazanmasının yeterli olacağının belirtildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Davacının 15.3.1989-15.11.1993 tarihleri arasında memur statüsünde çalıştığı konusunda taraflar arasında ihtilaf yoktur. İşyeri şahsi dosyasına göre davacının yazılı ve mülakat sınavı sonucunda başarı göstererek ağır vasıta şoförü olarak işçi kadrosuna 15.11.1993 itibarıyla ataması yapılmıştır. Bu şekilde memuriyetten işçiliğe geçmiştir. Davacı işçi kadrosunda çalışmakta iken tenkisattan yararlanmak amacıyla işverene 10.3.2004 tarihli dilekçe vermiştir. Bunun üzerine 11.3.2004 tarihi itibarıyla işyerinden ayrılmış ve kendisine kıdem tazminatı ödenmiştir. Davacı daha sonra SSK.na 22.6.2004 tarihli dilekçe ile müracaat ederek yaşlılık aylığı bağlanmasını talep etmiş ve 15.7.2004 tarihinden itibaren kendisine yaşlılık aylığı bağlanmıştır. Bu durumda davacı 11.3.2004 tarihinde yaşlılık aylığı almak amacıyla işyerinden ayrılmadığından yukarıda belirtilen aynı işyerinde memuriyette geçen hizmet süresi birleştirilerek bakiye kıdem tazminatı talep edemez. Mahkemenin yazılı gerekçe ile varsayıma dayanarak fark kıdem tazminatı talebinin kabulü hatalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.9.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.


     

© 2019 - ÇALIŞMA VE TOPLUM DERGİSİ