|
ÖZETİ: Ticaret Hukuku hükümlerine dayalı senetlerin, teminat kaydı içerdiğinde, poliçe, bono veya çek olsun vasfını kaybettiği, geçerli olmadığı bilinmektedir, işçi ve işverenin taraf oldukları iş ilişkisinde başlangıçta işe girerken, bazı iş kollarında işverenin teminat amacı ile bu tür senetler aldığı uygulama ile anlaşılmaktadır. Kuşkusuz bu durumun kanıtlanması halinde bu şekilde alınan senet, teminat senedi niteliğinde sayılmalıdır.
Diğer taraftan, İş Hukuku; işçi ve işveren ilişkisinde, işverenin sosyal ve ekonomik bakımından güçlü olması, işçinin korunması ve işçi lehine yorum ilkeleri dikkate alınarak, sözleşme hukuku alanında ayrılmış ve farklı kurallar getirerek gelişmiştir.
Bu nedenle iş hukukunda, düzenlenen belgelere karşı işçi lehine tanık dinletilmesi yoluna gidilmektedir.
Dosya içeriğine göre; davacı, davalının dava dışı işverenin ortağı, yöneticisi ve birinci derece imza yetkilisi olduğunu belirterek buna ilişkin bir kısım deliller sunmuştur. Ekonomik yönden zayıf olan bir işçinin işveren olarak gördüğü şirket ortağı ve yöneticisi ile 18.000.TL bedelli alacak verecek ilişkisine girmesi ve senet vermesi hayatın olağan akışına uygun değildir.
Buna göre dava konusu senette alacaklı gözüken davalı şahıs ile dava dışı şirket arasındaki organik bağ ortaya konmalı, tarafların alacak borç ilişkisi konusunda gösterecekleri tüm deliller ve dosya içeriği birlikte bir değerlendirmeye tabi tutularak yukarıda açıklanan hukuksal gerekçeler ışığında uyuşmazlığın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir |
|