• İŞ GÜVENCESİNİN KAPSAMI BELİRLE-NİRKEN İŞYERİNDE ÇALIŞAN SAYISININ İŞVERENİN AYNI İŞ KOLUNDAKİ TÜM İŞÇİ SAYISINA GÖRE BELİRLEMESİNİN GEREKMESİ

    İlgili Kanun / Madde
    4857.S.İşK/18-21

    T.C
    YARGITAY
    9.HUKUK DAİRESİ

    Esas No:  2006/3816
    Karar No: 2006/7013
    Tarihi:      20.03.2006

    l İŞ GÜVENCESİNİN KAPSAMI BELİRLE-NİRKEN İŞYERİNDE ÇALIŞAN SAYISININ İŞVERENİN AYNI İŞ KOLUNDAKİ TÜM İŞÇİ SAYISINA GÖRE BELİRLEMESİNİN GEREKMESİ
    l BELEDİYENİN TÜM HİZMETLERİNİN GENEL İŞLER İŞKOLUNA GİRMESİ

    ÖZETİ: 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18/4 maddesi uyarınca, işverenin aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması halinde, işyerinde çalışan işçi sayısı, bu işyerlerinde çalışan toplam işçi sayısına göre belirlenir.
    Davalı Belediye tarafından verilen hizmetler, 2821 sayılı Sendikalar Kanunun 60. maddesi uyarınca 28 nolu Genel İş koluna girmektedir. Bir başka anlatımla davalının tüm işyerlerindeki yapılan işler, Genel İş kulundadır. Somut bu maddi ve hukuki olgulara göre, davalı işverene yalnız davacının çalıştığı bölüm olan Su Bakım Onarım işyerindeki işçi sayısı değil, davalıya ait tüm işyerindeki işçilerin 30 işçi kıstasında dikkate alınması gerekir. Bu kritere göre ise, işyerinde çalışan sayısı 30 işçiden fazladır. Davacı iş güvencesi kapsamında kalmaktadır. İş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanmadığı sabit olduğuna göre, feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesi gerekir. Yazılı şekilde reddi hatalı bulunmuştur.
    DAVA: Davacı, feshin geçersizliği ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, davayı reddetmiştir.
    Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Davacı, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne dair verilen ilk karar, Dairemizce "davanın bir aylık süre içinde açılıp açılmadığı ve işyerinde 30 işçi çalışıp, çalışmadığı ve davacının iş güvencesi kapsamında kalıp kalmadığının araştırılması yönünden bozulmuştur.
    Bozma sonrası yargılama yargılamada, fesih bildirim tarihine göre davanın bir aylık hak düşürücü süre içinde açıldığı belirlenmiştir. Ancak davalı Belediye başkanlığına ait tüm işyerlerinde 30 ve daha fazla işçi çalıştığı belirlendiği halde, davacının çalıştığı davalıya ait Su Bakım Onarım işyerinde fesih tarihinde 13 işçi çalıştığı, davacının iş güvencesi kapsamında kalmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
    4857 sayılı İş Kanunu'nun 18/4 maddesi uyarınca, işverenin aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması halinde, işyerinde çalışan işçi sayısı, bu işyerlerinde çalışan toplam işçi sayısına göre belirlenir.
    Davalı Belediye tarafından verilen hizmetler, 2821 sayılı Sendikalar Kanunun 60. maddesi uyarınca 28 nolu Genel İş koluna girmektedir. Bir başka anlatımla davalının tüm işyerlerindeki yapılan işler, Genel İş kulundadır. Somut bu maddi ve hukuki olgulara göre, davalı işverene yalnız davacının çalıştığı bölüm olan Su Bakım Onarım işyerindeki işçi sayısı değil, davalıya ait tüm işyerindeki işçilerin 30 işçi kıstasında dikkate alınması gerekir. Bu kritere göre ise, işyerinde çalışan sayısı 30 işçiden fazladır. Davacı iş güvencesi kapsamında kalmaktadır. İş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanmadığı sabit olduğuna göre, feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesi gerekir. Yazılı şekilde reddi hatalı bulunmuştur.
    4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
    HÜKÜM: Yukarda açıklanan gerekçe ile;
    1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2 Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
    3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
    4. Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
    5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
    6. Davacının yapmış olduğu 28.00 YTL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
    7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 400.-YTL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
    8. Peşin alman temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, kesin olarak  20.3.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.


     

© 2019 - ÇALIŞMA VE TOPLUM DERGİSİ