-
İLK ÇALIŞMA DÖNEMİNİN SONA ERME-SİYLE İKİNCİ ÇALIŞMA DÖNEMİNİN BAŞLAMASI ARASINDA 10 YILDAN FAZLA SÜRENİN GEÇMİŞ OLMASI
İlgili Kanun / Madde
1475 S. İşK/14
T.C
YARGITAY
22. Hukuk Dairesi
Esas No. 2018/12493
Karar No. 2018/20829
Tarihi: 02.10.2018
l İLK ÇALIŞMA DÖNEMİNİN SONA ERME-SİYLE İKİNCİ ÇALIŞMA DÖNEMİNİN BAŞLAMASI ARASINDA 10 YILDAN FAZLA SÜRENİN GEÇMİŞ OLMASI
l İLK ÇALIŞMA DÖNEMİ İÇİN ZAMAN-AŞIMININ DOLMUŞ OLDUĞU
l KIDEM İHBAR TAZMİNATLARININ İKİNCİ ÇALIŞMA DÖNEMİNE GÖRE HESAPLAN-MASININ GEREKMESİ
ÖZETİ: Somut uyuşmazlıkta, davacının 23/09/1998 tarihinde sona ... çalışma dönemi ile 10/11/2009 tarihinde başlayan çalışma dönemi arasında on yıldan fazla sürenin geçtiği ve davalı tarafın süresinde zamanaşımı savunmasında bulunulduğu gözetildiğinde, 10/11/2009 tarihinden önceki çalışma dönemlerinin tazminat hesaplanmasında dikkate alınması mümkün değildir. Keza, Dairemizce tesis edilen ilk bozma ilamında da (18/05/2015 tarihli bozma ilamında) bu yön belirtilmiş olup, ilk bozma üzerine tesis edilen Mahkemenin 09/05/2016 tarihli hükmünde sadece 10/11/2009-30/12/2010 tarihleri arasındaki çalışma dönemi dikkate alınmıştır. İş bu temyiz incelemesine konu 05/02/2018 tarihli hükümde ise, bir önceki karara aykırı olacak şekilde 10/11/2009 tarihinden önceki çalışma dönemlerinin hesaba dahil edilmesi hatalıdır.
Yukarıda yazılı maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, sadece 10/11/2009-30/12/2010 tarihleri arasındaki çalışma dönemi için, kıdem ve ihbar tazminatı alacakları hesaplanmalı, usulü kazanılmış hakların ihlal edilmemesi gerektiği de gözden kaçırılmadan hüküm tesis edilmelidir
DAVA: Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili işçinin kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyma kararı verilerek devam edilen yargılama neticesinde, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik olmamasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut uyuşmazlıkta, davacının 23/09/1998 tarihinde sona ... çalışma dönemi ile 10/11/2009 tarihinde başlayan çalışma dönemi arasında on yıldan fazla sürenin geçtiği ve davalı tarafın süresinde zamanaşımı savunmasında bulunulduğu gözetildiğinde, 10/11/2009 tarihinden önceki çalışma dönemlerinin tazminat hesaplanmasında dikkate alınması mümkün değildir. Keza, Dairemizce tesis edilen ilk bozma ilamında da (18/05/2015 tarihli bozma ilamında) bu yön belirtilmiş olup, ilk bozma üzerine tesis edilen Mahkemenin 09/05/2016 tarihli hükmünde sadece 10/11/2009-30/12/2010 tarihleri arasındaki çalışma dönemi dikkate alınmıştır. İş bu temyiz incelemesine konu 05/02/2018 tarihli hükümde ise, bir önceki karara aykırı olacak şekilde 10/11/2009 tarihinden önceki çalışma dönemlerinin hesaba dahil edilmesi hatalıdır.
Yukarıda yazılı maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, sadece 10/11/2009-30/12/2010 tarihleri arasındaki çalışma dönemi için, kıdem ve ihbar tazminatı alacakları hesaplanmalı, usulü kazanılmış hakların ihlal edilmemesi gerektiği de gözden kaçırılmadan hüküm tesis edilmelidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.