YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ |
|
Esas No.
Karar No.
Tarihi: |
2009/12775
2011/12784
02.05.2011 |
İlgili Kanun / Madde
4857 S.İşK/25
1475 S.İşK/14 |
|
- DOĞRULULUK VE BAĞLILIKLA BAĞDAŞMAYAN HAREKET
- CEZA HAKİMİNİN BERAAT KARARININ HUKUK HAKİMİNİ BAĞLAMAYACAĞI
- EYLEMİN UZMAN BİLİRKİŞİ TARAFINDAN DEĞERLENDİRİLMESİNİN GEREKMESİ
|
|
ÖZETİ Davacı işçi ile ilgili iddialar genel olarak, banka müşterilerine ödeme yapıldığı sırada dekontta geçen miktarın tamamı yerine eksik ödeme yapılarak bir kısmının zimmetine geçirilmesiyle ilgilidir. Bu yönde davacı işçiden savunmalar alınmış ve iş sözleşmesi işverence feshedilmiştir. Aynı zamanda davacı hakkında suç duyurusunda bulunulmuştur. Ceza yargılaması sırasında bankacı bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonuca gidilmiş ve beraata dair karar verilmiş ise de iddiaya konu eylemlerin konusunun suç oluşturup oluşturmaması ile eylemin doğruluk bağlılığa aykırı olup olmadığının tespiti birbirinden farklıdır. Ayrıca belirtmek gerekir ki, Borçlar Kanununun 53. maddesi uyarınca beraata dair kararlar hukuk hâkimini bağlamaz
Mahkemece ihbar ve kıdem tazminatlarının talep edildiği bu davada, emekli iş müfettişinden rapor alınarak davaya konu işçilik alacakları hesaplanarak hüküm altına alınmıştır. Konu, bankacılık kurallarına aykırılık ve davacının eylemlerinin doğruluk bağlılığa uyup uymadığı yönlerinden değerlendirilmiş değildir. Davacıya isnat edilen fiiller bankacı bilirkişiler tarafından değerlendirilmeli |
|
|
|
|
|
|
|
|
DAVA :Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hâkimi Ş.Çil tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı işçi, davalı bankada 11/10/1982 tarihinden itibaren emekli olmaya hak kazandığı 20/04/2006 tarihine kadar çalıştığını, işverence 26/06/2006 tarihinde zimmet suçu işlediği iddiası ile iş sözleşmesinin haklı neden iddiasıyla sonlandırıldığını, feshin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek ihbar tazminatı ile kıdem tazminatı istekleriyle bu davayı açmıştır.
Davalı işveren davacı hakkında yapılan soruşturma sonucu düzenlenen müfettiş raporuna göre haklı olarak sözleşmesinin feshedildiğini, yapılan şikâyet üzerine açılan davada verilen beraat kararının hukuk hâkimini bağlamayacağını savunmuştur.
Mahkemece davacının hakkında açılan kamu davasında beraat ettiği ve işverence haklı feshin kanıtlanamadığı gerekçesiyle isteklerin kabulüne karar verilmiştir.
Kararı yasal süresi içinde davalı vekili temyiz etmiştir.
Davacı işçi ile ilgili iddialar genel olarak, banka müşterilerine ödeme yapıldığı sırada dekontta geçen miktarın tamamı yerine eksik ödeme yapılarak bir kısmının zimmetine geçirilmesiyle ilgilidir. Bu yönde davacı işçiden savunmalar alınmış ve iş sözleşmesi işverence feshedilmiştir. Aynı zamanda davacı hakkında suç duyurusunda bulunulmuştur. Ceza yargılaması sırasında bankacı bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonuca gidilmiş ve beraata dair karar verilmiş ise de iddiaya konu eylemlerin konusunun suç oluşturup oluşturmaması ile eylemin doğruluk bağlılığa aykırı olup olmadığının tespiti birbirinden farklıdır. Ayrıca belirtmek gerekir ki, Borçlar Kanununun 53. maddesi uyarınca beraata dair kararlar hukuk hâkimini bağlamaz.
Mahkemece ihbar ve kıdem tazminatlarının talep edildiği bu davada, emekli iş müfettişinden rapor alınarak davaya konu işçilik alacakları hesaplanarak hüküm altına alınmıştır. Konu, bankacılık kurallarına aykırılık ve davacının eylemlerinin doğruluk bağlılığa uyup uymadığı yönlerinden değerlendirilmiş değildir. Davacıya isnat edilen fiiller bankacı bilirkişiler tarafından değerlendirilmeli, müfettiş raporunda geçen iddialar ve davacının savunmaları ile dosyadaki tüm deliller irdelenmek suretiyle bankacılık kurallarına aykırılık ile doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışların olup olmadığı tespit olunmalıdır. Alınacak olan heyet raporu mahkemece dosya kapsamı ile birlikte değerlendirilmek suretiyle işveren feshinin haklı bir nedene dayanıp dayanmadığı yönünde bir karar verilmelidir. Mahkemece eksik incelemeyle karar verilmesi hatalı olup kararın bu yönden bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten
BOZULMASINA, peşin alman temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.