AYNI HUKUKİ İLİŞKİDEN DOĞAN VE DAVA DİLEKÇESİNDE İSTENMEYEN ALACAK KALEMLERİNİN HARCI YATIRILARAK ISLAH DİLEKÇESİYLE TALEP EDİLEBİLECEĞİ
İlgili Kanun / Madde
4857 S. İşK/32
1475 S. İşK/14
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
Esas No. 2016/4901
Karar No. 2019/13972
Tarihi: 24.06.2019
l AYNI HUKUKİ İLİŞKİDEN DOĞAN VE DAVA DİLEKÇESİNDE İSTENMEYEN ALACAK KALEMLERİNİN HARCI YATIRILARAK ISLAH DİLEKÇESİYLE TALEP EDİLEBİLECEĞİ
ÖZETİ Dairemizin ve Yargıtay'ın genel uygulamasına göre, aynı hukuki ilişkiden, somut uyuşmazlıkta aynı hizmet akdinden kaynaklanan alacak kalemlerinden dava dilekçesinde istenilmeyenlerin nisbi harcı ödenmek koşuluyla ıslah ile istenebileceği usul ekonomisi de dikkate alınarak kabul edilmektedir.
Somut uyuşmazlıkta, davacının dava dilekçesinde bahsettiği ve ıslah dilekçesi ile talep ettiği ücret farkı alacağı da aynı hizmet akdinden kaynaklanmakta olup, birleştirilecek ek dava ile istenilmesi yerine ıslah ile istenilmesinde usule aykırılık olmadığından, mahkemece bu alacak kalemi hakkında da olumlu-olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle bu talep hakkında karar verilmemesi hatalıdır.
Mahkemece talebin kabulü halinde faizin ıslah tarihinden başlatılması gerektiği gözden kaçırılmamalıdır.
DAVA: Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının Özel .... Koleji adına kurucu Asiye Turan ile 14/09/2014 tarihinde iş sözleşmesi akdederek aynı tarihte asıl görevli aylık ücretli öğretmen unvanıyla çalışmaya başladığını, sözleşme süresinin 1 yıl, aylık ücretinin de 1.900,00 TL olarak belirlendiğini, sözleşmeye rağmen müvekkiline 10 ay boyunca aylık 1.400,00 TL ödeme yapıldığını, son iki aylık maaşını alamadığını, yazılı sözleşme gereği 1.900,00 TL maaş alması gerektiğinden ilk 10 ay için eksik ödenen kısma ait dava ve talep haklarını saklı tuttuklarını ileri sürerek, ödenmeyen 2014 yılı Temmuz ve Ağustos aylarına ait aylık 1.900,00 TL den toplam 3.800,00 TL maaşın davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş akdini feshetmeden devamsızlık yaptığını, 3 ay sonra huzurdaki davayı açarak kurumu zarara uğrattığını, müvekkili şirketin bir eğitim öğretim kurumu olduğundan bir sonraki yılın işleyişi ile ilgili kararlarını her yılın Haziran aylarında netleştirdiğini, davacının 2014-2015 döneminde de çalışmaya devam etmek istediğini bildirdiğini, dava konusu maaşının ödenmek istenmesine rağmen kuruma gelmediğini, huzurdaki dava öncesi kuruma iddia ettiği haksızlıklara karşı ne sözlü ne yazılı herhangi bir müracaatının olmadığını, davacıya oluşan durumun giderilmesi için bir çok kez davet gönderildiğini, davacının hiçbir davete icabet etmediğini, herhangi bir eksik maaş alacağının bulunmadığını, bordroya imza atarken ne kadar maaş aldığını gördüğünü, dava konusu Temmuz ve Ağustos maaşlarının davacının okula gelmemesi nedeniyle kendisine ulaştırılamadığını, davacının hak ettiği bütün ücretleri aldığını, bunun bordrolarla sabit olduğunu, sözkonusu taleplerin zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne, davacının 2014 yılı Temmuz ve Ağustos aylarına ait 3.800,00 TL net ücret alacağının dava tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanacak en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının eksik olarak ödenen 10 aylık ücretine ilişkin dava ve taleplerinin saklı tutulmasına, karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, yasal süresi içinde davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Dairemizin ve Yargıtay'ın genel uygulamasına göre, aynı hukuki ilişkiden, somut uyuşmazlıkta aynı hizmet akdinden kaynaklanan alacak kalemlerinden dava dilekçesinde istenilmeyenlerin nisbi harcı ödenmek koşuluyla ıslah ile istenebileceği usul ekonomisi de dikkate alınarak kabul edilmektedir.
Somut uyuşmazlıkta, davacının dava dilekçesinde bahsettiği ve ıslah dilekçesi ile talep ettiği ücret farkı alacağı da aynı hizmet akdinden kaynaklanmakta olup, birleştirilecek ek dava ile istenilmesi yerine ıslah ile istenilmesinde usule aykırılık olmadığından, mahkemece bu alacak kalemi hakkında da olumlu-olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle bu talep hakkında karar verilmemesi hatalıdır.
Mahkemece talebin kabulü halinde faizin ıslah tarihinden başlatılması gerektiği gözden kaçırılmamalıdır.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 24/06/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.